İtalya maçını önemsemediler
- Hıncal Uluç Yazıları
- 17 Kasım 2010, 23:29:32
Önemli olan şu: 1- Olimpiyat vizesi alındı. İlk altıya girdiğin andan itibaren 2012 Olimpiyatları'na katılma hakkı elde ettin. Başarıdır.
2- Bu Dünya Kupası'nda birinciden, on ikinciye kadar her takımla başa baş oynadık. Ezilmedik.
Ama son maç hariç. İtalya maçı aslında bir yüz karası maçtı. Bir utanç maçı... Aynen Galatasaray gibiydi.
Daha beşinci sayıdan itibaren "Biz bu maçı alamayız" dediler ve öyle oynadılar. 'Biz memleketimizi çok özledik. Şu maç artık bitsin' diye düşündüler herhalde!.. Almanya maçını kazanınca işi bitirmişler. 'Olimpiyat vizesini aldık.
Tamamdır bu iş' demişler.
Yani turnuva boyunca çok iyi oynayan takımın İtalya maçındaki 'o ruhsuz, o bitkin, o baygın, o terk etmiş' halini hep üzüntü ile hatırlayacağım.
Bir tek o maçı sil. Onun ötesinde Olimpiyatlar'da da aynı başarıyı gösterebilecek bir takımımız var.
SEZER BERAAT EDERDİ
Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Özak, spor mahkemelerinin kurulacağını söyledi.
Spor mahkemeleri Türkiye'ye ne kazandırır?
Geç bile kalındı. Spor mahkemelerini sadece sahanın dışındaki olaylar değil, sahanın içindeki olaylar için dahi kurmamız lazım.
Çünkü çok büyük haksızlıklar oluyor, adaletsizlikler oluyor. Örneğini geçtiğimiz hafta yaşadık. Sezer ve Lugano olayı...
Saldırıya uğrayan, olayların içine atılan Sezer, Lugano'nun yüzünden ceza aldı. Bir kırmızı kart gördü bir de 2 maç ceza aldı. Niye?
Adamın hiçbir suçu yok.
Ben sana saldırsam sen kendini korursun. Bundan normal bir şey var mı? Kendini koruyana ceza verildiği nerede görülmüş? Ceza yasasında bile 'meşru müdafaa' diye bir şey var.
Aynı silah ile cevap veriyorsan, eşit silah ile cevap veriyorsan beraat edersin. Ceza kanununda yazıyor.
Spor mahkemesi olsaydı Lugano ceza görür, Sezer beraat ederdi.
Ama mahkeme değil de elindeki rapora göre karar veren bir federasyon ve de onun ceza kurulu olunca karar böyle çıkıyor.