Futbolu biliyor mu!
- Hıncal Uluç Yazıları
- 09 Mart 2010, 22:10:54, Güncelleme: 10 Mart 2010, 00:45:34
* Şimdi bana saldıran hatta benimle alay eden spor yorumcularına soruyorum: Rijkaard futbolu biliyor mu? Utanmıyorlarsa cevap versinler
* İnsan ruhunu da hiç bilmiyor. Benim "Kara cahil" dediğim Rijkaard, Elano'yu oynatmak için, bir önceki maçın en iyisini kesti. Adamı bitirdi
_Galatasaray, Kasımpaşa karşısında beğeni toplamış hatta siz de 70'li yılların Brezilya'sına benzetmiştiniz. Ancak Eskişehirspor'a deplasmanda yenilmekten kurtulamadı. Elbette hakemin kararları skoru etkiledi ama Galatasaray da bekleneni vermekten uzaktı.
Geçen hafta "Brezilya gibi oynadı" demiştik ama arkadan bir şey daha demiştik: "Bu tamamen bir tesadüf olabilir. Çünkü bu sene başta Galatasaray olmak üzere Türk futbolunda bir istikrar yok. Ne oldukları belli değil. Galatasaray'ın oynadığı futbol bir tesadüf müdür, yoksa bilinçli bir çalışmanın sonucu ortaya çıkan bir gelişme midir, bilemiyoruz. Beklemek, birkaç maç daha izlemek lazım" dedik ve birkaç maça gerek kalmadı. İlk maçta Rijkaard yine Rijkaard'lığını gösterdi. Bu maçın üstüne "Rijkaard futbolu bilmiyor" dediğim için bana saldıran hatta benimle alay eden tüm spor yazarlarına ve yorumcularına soruyorum: Bu Rijkaard futbolu biliyor mu? Utanmıyorlarsa cevap versinler, şimdi yazsınlar. Geçen hafta benim için yazdıklarını şimdi yazsınlar. "Hıncal Uluç, Rijkaard ile dalga geçiyor, Rijkaard futbolu bilmiyor" diyor desinler göreyim bakalım, kaç santim boyları!.. Rijkaard futbolu bilmiyor. Rijkaard insanı da bilmiyor. İnsan ruhunu da bilmiyor. İnsan psikolojisini de bilmiyor. Bir teknik direktör bir adamı nasıl yok eder; Eskişehir maçında iki örneğini gördük:
1- Geçen hafta oynanan futbolun süper yıldızı, tribünleri coşturan, maçın skorunun 4'e ulaşmasını sağlayan, Galatasaray'ın sezon başından beri en iyi futbolunu sergilemesinde başrol oynayan Dos Santos'tu. Bu Dos Santos kadroda yoktu. Kendini Dos Santos'un yerine koysun Rijkaard. Ne hisseder? Eğer zerre kadar insan psikolojisini biliyorsa, Santos'un ne kadar kırılacağını, ne kadar yıkılacağını anlar. Ama haberi yok Rijkaard'ın bundan! Dos Santos'u bitirdi.
BU NASIL SAVUNMA!
Zaten Dos Santos'un bittiğini takımla beraber sahaya çıkmaması ve soyunma odasında kalmasından anladık. Sonra televizyonda maç öncesi "Dos Santos ısınmaya çıkmadı" lafları edilince, herhalde birileri gitti soyunma odasına, 'Ayıp oluyor, çık' dedi.
2- Emre Çolak... Galatasaray'ın gelecek vadeden yıldızlarından bir tanesi. Daha gencecik. 18 yaşında. Deplasmanda Galatasaray 1-0 mağlupken, Emre Çolak'ı oyuna sokuyor, kurtarıcı olarak!.. Rijkaard eğer insanlığın 'İ'sinden birazcık anlıyor ise kendisini Emre Çolak'ın yerine koysun, ne hisseder! Eli ayağı birbirine dolaşır. Bir maçta iki hareketle hem Dos Santos'u hem de Emre Çolak'ı bitirdi. Bu mu hocalık!.. Bir hafta evvel o muhteşem futbolu oynayan Galatasaray, Eskişehir maçında nerede? İki maç arasında tek fark ne; Elano iyileşmiş. 'Elano iyileşince takıma koymak lazım!' Takıma Elano'yu koyunca, kimin önünü kesmek lazım? Futbolu çok iyi bildiği iddia edilen, benim "Kara cahil" dediğim, tekrar altını çizerek söylüyorum, benim "Kara cahil" dediğim ve bunda ısrar ettiğim Rijkaard, Elano'yu oynatmak için bir önceki maçın en iyi oyuncusunu kesiyor. Galatasaray'da nasıl oynadıklarına şaştığım Mehmet Topal ve Ayhan dururken üstelik!.. Niye? 'Çünkü Eskişehir'e, deplasmana gidiyoruz. 4 bek oyuncusu yetmez, 6 bekle oynayayım' diye!.. Peki Galatasaray 6 bekle oynuyorsa, Eskişehir'e pozisyon vermemesi lazım. Maç boyu golleri kaçıran kim: Eskişehir. Golleri atan kim: Eskişehir. Galatasaray'ın bulduğu ilk pozisyonun dakikası 30!.. Galatasaray'ın ilk yarıda attığı şut sayısı 2!.. Ve Galatasaray ikinci yarıya aynı 11'le başlıyor. Çok iyi oynamış gibi!.. Kasımpaşa'yı darmadağın eden, ileride hücum pres yapan ve dönerek oynayan 4'lü nerede bu maçta; yok. Kimse yerinden kıpırdamıyor, ne pres var, ne de başka bir şey! Savunma delik deşik ve koridor... O savunmayı bu hale getirdi Rijkaard... Durmadan değiştirerek...
HAKEM KURTARAMAZ
_Emre Güngör son dönemde en iyi futbolunu oynuyordu.
Emre Güngör savunmanın en iyi adamıydı, Servet en kötü adamıydı. Emre kenarda oturuyor, Servet'i oynatıyor. Çünkü Rijkaard çok iyi biliyor futbolu!.. Galatasaray'ın yediği golde her zamanki gibi refakatçi Servet... Hakemin hataları ayrı... Koray elle bir oynadı, Galatasaray'ın bir golünü önledi. Sarı kart ve Galatasaray lehine yayın üzerinden bir frikik. Aynı anda içerde Jo'yu indiriyordu, Eskişehir'in stoperi. Topsuz alanda Jo, bel kündesi ile indiriliyordu, Koray topu elle keserken!.. İkisini de görmedi. Eskişehir'in golünde Koray elle oynuyor, topu önüne alıyor, sarı kart ve Galatasaray'ın lehine frikik, ikinci sarı karttan Koray oyun dışı. Eskişehir 10 kişi kalacakken, 1-0 öne geçiyor. Maçın kaderini değiştiren hatalar yapıyor hakem Bülent Yıldırım aslında... Ama bu Galatasaray'ı kurtarmaz. Madalyonun iki tarafı bunlar. Öte yandan da olmadık bir penaltı yarattı. Belki vicdan azabı çektiği için.
_Dos Santos ceza sahasına girerken kendini yere bıraktı.
Böyle bir penaltı yok. Hareketin olduğu yer çizginin dışı... Dos Santos içeriye düşüyor ama hareket dışarıda. İyi hakem, Dos Santos'a sarı kart gösterir. Ama vicdan azabı, penaltıya karar verdi. Ancak bütün bunlar ayrı. Bunun ötesinde Galatasaray'ın futbol adına oynadığı bir şey var mı; yok.