Oy hesabı yapıyorlar
- Hıncal Uluç Yazıları
- 16 Kasım 2009, 20:58:17, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 17:00:13
* Türkiye'nin spordan sorumlu bakanlığını bana versinler sorunu 15 günde çözerim
* Ama günümüzün spor bakanları alacakları oyu düşünüyor, gerekli önlemi almıyorlar
<ı>_Fenerbahçe, Galatasaray derbisinin ardından sahaya yabancı madde atan taraftarları tek tek tribünlerden tespit edip, emniyete bildirdi. Bu uygulamanın yaygınlaştırılması olayların önlenmesi açısından cazip olmaz mı?
Bu uygulama nasıl diğer statlara yayılır? Galatasaray korkarsa, Beşiktaş korkarsa, Çatladıkapıspor Kulübü korkarsa yayılır. Sen öyle ağır cezalar verirsin ki kulüplere, kulüpler bu önlemi almaya mecbur kalırlar. Kulüp başkanının keyfi öyle istediği için değil. Kulüp başkanının ödü patladığı için o önlemi alırlar. Galatasaray'ın icabında kapısına mühür basacak kadar ağır cezalar koyarsın, Galatasaray bu önlemleri almak zorunda kalır. Polise gerek kalmaz. Galatasaray kulübü temizler. Galatasaray bilmiyor mu holiganların kim olduğunu, Beşiktaş bilmiyor mu, Fenerbahçe bilmiyor mu? Bana maval okumasınlar!.. Kameraya da lüzum yok, armut gibi toplarlar. Bu cezaların etkili olması, uygulanması ile mümkün.
_<ı>İngiltere böyle aştı. Futbolun beşiği olmasıyla olduğu kadar holigan taraftarlarıyla da ünlü. Ancak statlarında en ufak bir olay olduğunu görmüyoruz.
Aşmak zorundasın. Nasıl aşarsan aş! Bizdeki uygulama tam tersine. Komik cezalar ve onları da hafifleten bir tahkim kurulu. Bireysel ceza hemen hemen hiç yok. Kulübe ceza, saha değiştirme cezası, seyircisiz oynama cezası neticede o olayı yaratan adama dokunmuyor. O adamın kendisini belirleyip cezayı bir de ona şahsen verdiğinde görürüz bakalım bir daha aynı davranışı sergileyebiliyor mu?
_<ı>Her derbide olaylar yaşanmaya başladı. Bu şekilde nereye varacağız?
Rekabet çok güzel bir şey. Rekabet olmazsa sporun tadı olmaz.
_<ı>Rekabetin tadını yaşayamaz hale geldik.
Bu ülkenin sporunu ben yönetsem hemen çözerim. Türkiye'nin spordan sorumlu bakanlığını 15 günlüğüne bana versinler, 15 günde çözerim. Bu kadar da iddialı konuşuyorum.
FIRSATI KAÇIRDIK
<ı>İstemek ve kararlı olmak çözüm için yeterli olur herhalde.
Doğrudan bunu isteyeceksin. Ama günümüzün spor bakanları önce alacakları oyu düşünüyorlar. Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzon ağır ceza alırsa biz orada seçimi kaybederiz. Türkiye bu yüzden yetersiz cezalar ülkesi oluyor.
_<ı>Dünya Kupası play-off maçları oynandı, Bosna Hersek, Yunanistan, Slovenya gibi takımların halen şansı devam ediyor. Ancak Türkiye ortalarda yok. Henüz milli takım hocası <ı>da belli değil. Federasyon daha ne bekliyor?
Benim söyleyeceğim bir tek şey var: Türkiye'nin bu haftayı maçsız geçirmesi federasyonun ayıbı. Fatih Terim istifa ettikten sonra ki belliydi istifa edeceği, federasyonun bir B planının olması lazımdı ama belli ki yok. Fatih Terim'in gideceği bilinmesine karşın federasyon bir B planı hazırlamamış. Oysa Fatih Terim'in ayrılmasından en fazla bir hafta sonra milli takımın yeni hocası göreve başlamalı ve bu hafta fiilen ilk maçını oynamalıydı. Biz bu fırsatı kaçırdık. Yine yumurta kapıya gelince milli takımın hocası gelecek. Ondan sonra adam 'Bana zaman verin. Başarı beklemeyin. Oyuncuları tanıyım' diyecek. Böyle bir şey olur mu? Bu kadar organizasyondan aciz bir ülke olabilir mi? Türkiye Futbol Federasyonu hâlâ antrenör arıyor; ayıptır.
* Ama günümüzün spor bakanları alacakları oyu düşünüyor, gerekli önlemi almıyorlar
<ı>_Fenerbahçe, Galatasaray derbisinin ardından sahaya yabancı madde atan taraftarları tek tek tribünlerden tespit edip, emniyete bildirdi. Bu uygulamanın yaygınlaştırılması olayların önlenmesi açısından cazip olmaz mı?
Bu uygulama nasıl diğer statlara yayılır? Galatasaray korkarsa, Beşiktaş korkarsa, Çatladıkapıspor Kulübü korkarsa yayılır. Sen öyle ağır cezalar verirsin ki kulüplere, kulüpler bu önlemi almaya mecbur kalırlar. Kulüp başkanının keyfi öyle istediği için değil. Kulüp başkanının ödü patladığı için o önlemi alırlar. Galatasaray'ın icabında kapısına mühür basacak kadar ağır cezalar koyarsın, Galatasaray bu önlemleri almak zorunda kalır. Polise gerek kalmaz. Galatasaray kulübü temizler. Galatasaray bilmiyor mu holiganların kim olduğunu, Beşiktaş bilmiyor mu, Fenerbahçe bilmiyor mu? Bana maval okumasınlar!.. Kameraya da lüzum yok, armut gibi toplarlar. Bu cezaların etkili olması, uygulanması ile mümkün.
_<ı>İngiltere böyle aştı. Futbolun beşiği olmasıyla olduğu kadar holigan taraftarlarıyla da ünlü. Ancak statlarında en ufak bir olay olduğunu görmüyoruz.
Aşmak zorundasın. Nasıl aşarsan aş! Bizdeki uygulama tam tersine. Komik cezalar ve onları da hafifleten bir tahkim kurulu. Bireysel ceza hemen hemen hiç yok. Kulübe ceza, saha değiştirme cezası, seyircisiz oynama cezası neticede o olayı yaratan adama dokunmuyor. O adamın kendisini belirleyip cezayı bir de ona şahsen verdiğinde görürüz bakalım bir daha aynı davranışı sergileyebiliyor mu?
_<ı>Her derbide olaylar yaşanmaya başladı. Bu şekilde nereye varacağız?
Rekabet çok güzel bir şey. Rekabet olmazsa sporun tadı olmaz.
_<ı>Rekabetin tadını yaşayamaz hale geldik.
Bu ülkenin sporunu ben yönetsem hemen çözerim. Türkiye'nin spordan sorumlu bakanlığını 15 günlüğüne bana versinler, 15 günde çözerim. Bu kadar da iddialı konuşuyorum.
FIRSATI KAÇIRDIK
<ı>İstemek ve kararlı olmak çözüm için yeterli olur herhalde.
Doğrudan bunu isteyeceksin. Ama günümüzün spor bakanları önce alacakları oyu düşünüyorlar. Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzon ağır ceza alırsa biz orada seçimi kaybederiz. Türkiye bu yüzden yetersiz cezalar ülkesi oluyor.
_<ı>Dünya Kupası play-off maçları oynandı, Bosna Hersek, Yunanistan, Slovenya gibi takımların halen şansı devam ediyor. Ancak Türkiye ortalarda yok. Henüz milli takım hocası <ı>da belli değil. Federasyon daha ne bekliyor?
Benim söyleyeceğim bir tek şey var: Türkiye'nin bu haftayı maçsız geçirmesi federasyonun ayıbı. Fatih Terim istifa ettikten sonra ki belliydi istifa edeceği, federasyonun bir B planının olması lazımdı ama belli ki yok. Fatih Terim'in gideceği bilinmesine karşın federasyon bir B planı hazırlamamış. Oysa Fatih Terim'in ayrılmasından en fazla bir hafta sonra milli takımın yeni hocası göreve başlamalı ve bu hafta fiilen ilk maçını oynamalıydı. Biz bu fırsatı kaçırdık. Yine yumurta kapıya gelince milli takımın hocası gelecek. Ondan sonra adam 'Bana zaman verin. Başarı beklemeyin. Oyuncuları tanıyım' diyecek. Böyle bir şey olur mu? Bu kadar organizasyondan aciz bir ülke olabilir mi? Türkiye Futbol Federasyonu hâlâ antrenör arıyor; ayıptır.