Alex takım oyuncusu

<ı>_Bu anlamda Fenerbahçe daha kendini bilerek oynuyor sanki!..
Fenerbahçe daha takım. İki fotoğraf göstereceğim sana Galatasaray maçından; 14. dakika Arda... Kale çizgisiyle, aut çizgisinin birleştiği yerde. Kaleye 4-5 metre mesafede, çizginin üzerinde. Bir çalım attı, iki metre içeri girdi ve şut pozisyonu geldi. Dedim ki "Şut atacak." Hayır, bir çalım daha attı tekrar çizgiye indi. O sırada iki kişi var kalenin önünde. "Asist yapacak." Hayır bir çalım daha attı ve üçüncü çalımda topu kaybetti. Arda bu çalımları niye atıyor; sebebi yok!.. Pas vermek için atıyorsa attı başardı; vermedi. Şut atmak için atıyorsa; attı başardı, vermedi. O zaman niye atıyor: Kahraman olmak için. İki; top Arda'nın ayağındayken, Elano'nun ayağındayken öbür futbolculara bakın lütfen. Herkes duruyor; 'Bunlar ne yapacak' diye!.. Pozisyonunu bir adım ileriye götürüp, 'topu bana at' diyen yok. Ya atmayacağını biliyor ve 'Boşuna hamle yapacağım' diyor ya da umurunda değil.

MUHTEŞEM DEĞİL
Bu takım olur mu? Bir de Fenerbahçe'nin birinci golünü hatırla. Santos topu getirirken, Alex stoperin arkasından öne doğru fırlıyor, 'Topu önüme at' diye ve o anda da topu önünde buluyor. Aynı durumdaki Galatasaraylı golcüler ne yapıyorlar; adamın arkasında bekliyor. 'Adam ıska geçerse topu boş kaleye atacak!' hesapta. Galatasaraylılar bekliyor, Fenerbahçeli Alex atak yapıyor. Alex muhteşem bir adam değil, Alex büyük adam değil. Böyle adam olsa Brezilya Milli Takımı'nda oynar, oynamıyor. Ama adam takım oyuncusu. Ne zaman ne yapması gerektiğini biliyor. Nereye kaçacağı ya da topu nereye atması gerektiğini. Bunların adı bireysel taktiktir. Galatasaray'da bir tek futbolcuda, kaleci Franco hariç, bireysel taktik yok. Kaptan Arda'dan başlayalım, birer birer 'Bireysel taktik nedir?' diye soralım. Bilen varsa ben özür dilemeye hazırım. Fenerbahçe'de yetenekler daha az olmasına karşın bireysel taktiği biliyorlar. Bireysel taktik; 'maçı o andaki pozisyondan bir adım ileriye götürmek için ne yapacağını, top sana gelmeden bilmek' demek. Futbol timing oyunu. Doğru zamanda doğru kararı vermen için fotoğrafı önceden çekmen lazım.

ARDA BİLMİYOR
Alex diyor ki 'Adam oradan geliyor, ben stoperin önüne geçersem kaleciyle karşı karşıya kalırım.' Ve arkadaşı da Alex'in o hamleyi yapacağını biliyor ve topu oraya atıyor. Alex bomboş kaleciyle karşı karşıya kalıyor. Bir pozisyon evvel stoperin önünde markajda olan Alex kaleciyle karşı karşıya kalıp çok rahat bir gol atıyor. Bunun adı bireysel taktik. Hem Alex biliyor bireysel taktiği, hem Santos biliyor. Pası veren de alan da biliyor. Ama Arda bireysel taktiği bilmiyor. Bilse birinci çalımı attı, şut atar. 'Ben içeri gireceğim, kaleyi göreceğim çaprazdan gol atacağım.' Hayır kaleye atmıyor. Sonra bir çalım daha atıyor. Niye atıyor; çizgiye ineyim, ofsaydı ortadan kaldırayım, pas vereyim. Çizgiye iniyor ama yine pas atmıyor. O zaman niye atıyorsun kardeşim içeri dışarı çalımları. Bir tek şey için atıyorsun; kameralara 'Ben nasıl çalım atıyorum' şovu yapmak için. Bu adam takımda oynatılmaz. Ben Rijkaard olsaydım; 14. dakikada Arda'yı oyundan alırdım. Ondan sonra da bir daha Arda o işi yapıyor mu, yapmıyor mu? Fener ile Galatasaray arasındaki en büyük fark bu...