Hakkı Yalçın

Hakkı Yalçın

22 Nisan 2025 | Salı

Manzara aynı!

Pazar gecesi maç sonrası Saracoğlu çıkışında "yönetim istifa" sesleri yankılanırken, üzerindeki sarı lacivert formasıyla gözü yaşlı bir çocuk haykırıyordu. "Umudumu öldürdüler!" Galiba bu dramı yansıtan en gerçekçi isyan o çocuğun dudaklarındaydı. O sırada basın toplantısında medyadan şikayet ediyordu Mourinho, "ikinci defa aynı şeyi soruyorsunuz!" Belli ki şampiyonluk denizinde balığa hükmetmekle gemiyi yürütmek arasında sıkışıp kalmıştı. Oysa haftalar önce bakması gereken bir ayna çok şeyi halledebilirdi!

Kaç yıldır her sezon sonu özellikle Saracoğlu'nda vizyona giren bir film var. Filmin adı; "başarılı intihar denemesi!" Böyle filmlerde alkışları karakter oyuncuları alır pahalı hayaletler değil. O karakter oyuncuları tümüyle Kayserispor takımındaydı. Akıllı ve yürekli mücadele ettiler. Peki, Fenerbahçeli futbolcular neredeydi? Durdukları yerde! Fenerbahçe'de forma giymenin özel bir yanı vardır da her futbolcu maçın kazanılma şartlarını koşarak anlatır, korkularına saklanarak değil. Ne büyük utançtır ki sahadaki Fenerbahçeli futbolcular bunu reddetti! Peki, oynaması gereken futbolculara kulübede mezar kazan Mourinho bu berbat manzarayı hangi yüzle seyretti?

"Telafisi mümkün olacak yanlışları bile yeni yanlışlarıyla besleyen Mourinho her şeyin tek sebebidir" dersek saygısızlık etmiş sayılmayız. Geldiği günden beri insanlara tepeden bakmayı maharet sayan, kişisel kaprisleriyle kadronun canına okuyan bir teknik adama sorun; "şampiyonluğu kaybetmek için niye bu kadar çaba harcıyorsunuz?" Öyle ya bu kadronun uzak ara lider olması gerekirken liderden 5 puan geride olmasının başka bir açıklaması var mı?

Kaç haftadır yazıyorum, İrfan Can Kahveci bu takımda oynar, Mourinho'nun el bebek gül bebeklerini de sol ayağında sektirir. Peki niye oynatılmıyor? Çünkü Mourinho'nun kişisel kompleksleri, bulunduğu koltuğun anlamını bile hiçe sayacak kadar güçlü. O gücü kötüye kullanmanın önüne geçecek birileri olmalıydı. Onların sesi çıkmadığı için Fenerbahçe'nin gerçek sahipleri haykırdı.

Bizler sevdaları sömürülen insanların tarafındayız. Maçın bitimindeki tepkiler taraftarın yönetime celbidir! Çünkü bu yola baş koyanlar, yollarına taş koyanlara karşı yeteri kadar sustular. O insanları DJ kabininden müziğin sesini açarak susturamazsınız. Çünkü taraftardaki sert tavır hem tribünlerde vücut bulmuş hem ruhsal olarak bir gerçeği işaret etmiştir. "Takımdaki ruhsuzluğu!" Ve pazar gecesi itibariyle Fenerbahçe taraftarıyla Mourinho arasındaki sevgi ve saygı bağlarının koptuğunun da resmidir.

Bundan sonrası ne olur? Yine de her şey netleşmeden büyük konuşmamak gerekir, futbolda her şey olur. Ama bu saatten sonra tahminlerin aksini iddia edecek bir duruşun adı da mucize olur! O mucize ihtimaline mahsuben görünen bir gerçek varsa o da bu Fenerbahçe liderliği yerde bulsa eğilip almaz gibi görünüyor!

Galatasaray, Bodrumspor karşısında özellikle ilk yarıda harikaydı. Sezonun en yoğun baskısını izledik, en az 5 farklı bir galibiyet olabilirdi. Gecenin en çalışkan ama en talihsiz adamı Osimhen'in vuruşlarının ağlarla buluşmamasına kimse aldırış etmedi; çünkü bu bilge adam kale önündeki ayak izleri ve duruşuyla gollerini atmış kadar oldu.

NOT: Kaçırılan pozisyonlar kayba sebep olmadıkça meselenin estetik tarafıyla ilgilenmek gerekir. Bu ülkede başka Osimhen yoksa bu adamın kaçırdıklarını izlemek bile keyif veriyorsa bu da futbolun ödülüdür.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor