Saplantı
Fenerbahçe, Pereira'nın yanlışlarının ceremesini çekerken futbol ve galibiyet de iki haftadır Fenerbahçe'den elini çekti. Başakşehir karşısında rakip alana sayısız orta ama karşılığında sıfır gol, çünkü sistem yerle bir. Bu "bayat oyunda" elinde anahtar bile olmadan kapıya dayanıyorsan o kapı açılmaz, kuru kalabalık ve yapay baskıyla sadece göz boyanır. Gecenin Fenerbahçe'ye söylemekten çekinmediği bir sırrı vardı; "Frankfurt maçı sizi fena havalandırmış!" Mesele inanmaktır, o inanç Başakşehir takımında mevcuttu. O yüzden ligde sıfır çeken Başakşehir, daha maçın başında tavrını ortaya koydu; "burada değil aradığınız 3 puan." Sahadaki en dikkat çekici adam Okaka'ydı, onu özel yapan da Fenerbahçe'nin güçsüz adamları.
H H H
Berisha, Samuel ve Rossi'yi toplayın bir Valencia etmezken, Pereira'nın Valencia takıntısı nedir? O Valencia ligin üç haftasında bir hazine gibi kendini ortaya çıkaran adam. Rakip savunmayı bu kadar kolay yıpratan başka biri de yok. Sakatlık haricinde o sevdanın ve emeklerin karşılığı kulübe olamaz. Pereira, Valencia'yı tek devre bile olsa kulübede saklayacağına derin dondurucuda saklasın, çünkü Valencia'nın bozulma ihtimali büyük. Ve kayıp puan koleksiyonu yapmak için uygun bir zaman değil.
H H H
Sadece yetenekten güç toplamanın yetersiz olduğunu hala anlamayan Mesut Özil, Fenerbahçe sevdasına turist, saha içinde aksesuar olarak takılıyor. Ne de olsa jet sosyete! Kusura bakılmasın ama onun kestiği topları Caner de kesiyordu ama Caner en azından mücadele ediyordu. Futbolun "prense" değil vardiya işçilerine ihtiyacı var. Pereira'nın da bir gözlüğe ve komplekslerinden arınmaya ihtiyacı var. Unutulmasın ki saplantı zincirleri en zayıf halkaları kadar güçlüdür.
H H H
Çok değerli futbolculardan yoksun olan Beşiktaş, Antalya'da ilk yarıda olağandışı ikinci yarıda olağanüstüydü. Maçın geri dönüşünde en büyük maharet mobeselerin göremediğini bile görebilen Batshuayi'deyse, "bu adamın sırtında da gözleri var" notunu unutmayalım. Kişi başına düşen mücadele ve alın teri yoklamasında birinciliği yine 39 yaşındaki Atiba'ya veriyorsak cümlelerle de hakkını verelim. "Ayaklarla da şiir yazılır, futbolun kölesi olduysan eğer." İsim vermemize gerek yok, takımdaki çürük elmalar Beşiktaş için tehlike işareti. Onlar için de cümlemiz tırnak içinde. "Beşiktaş formasıyla ayağa kalkmayanların rafa kaldırılması zorunludur." Sergen Yalçın'a gelince; ilk yarıdaki kadro yapısındaki yanlışlar da onun eseriydi ikinci yarıdaki usta müdahaleler de. Not: Usta terziler sökükleri onarmakla yeni bir takım elbise dikmek arasında uzun zaman harcamazlar.
H H H
Trabzonspor'un Abdullah Avcı ile sihirli yolculuğu sürüyor. Uzun yol hikayelerindeki en anlamlı gerçek, gittiğin yerin şartlarını lehine çevirmektir. Rakipten baskı yemek de plana dahilse bu gerçeğin tanımlaması; nasıl kazanılacağını bilmektir. O yüzden bazen renkli resim vermeden de konuşur futbol, kurşun kalemle çizilen sade bir tabloyla.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.