Tünelin ucu!
Ali Koç'un Emre Belözoğlu'nun sportif direktörlüğünü resmen açıkladığı basın toplantısına baktım.
Birlik ve beraberliğin güç gösterisi kadar iltifatlar gecesiydi.
18 futbolcunun transfer edilmesinin getirdiği bir güven ve işler iyi giderken duyulan huzurun yansıması olarak Ali Koç'un sözlerini not ettim. "Sonuçta tecrübeyle gençliğin harmanlandığı bir takım ortaya çıktı. Şu an baktığımızda hem çok iyi birinci takım hem de birinciliğe oynayabilecek ikinci bir takım çıktığını görüyoruz."
***
Ekran başında kendi kendime söylendim."Hayır Sayın Ali Koç!" dedim, "elinizdeki takım sizin gördüğünüz gibi değil. Sizi güçlü gösteren rakiplerinizin bu sezon eski güçlerinin çok ötesinde olması." Yetersizlik karşısında kendini yeterli görmek en büyük tehlikelerden biridir.
Yaptığı transferlere bu kadar güvenen bir başkanın "tünelin ucunda ışığı görüyorum" cümlesi dikkatimi çekti.
"Fenerbahçe'yi o karanlık tünele kim soktu?" dedim kendi kendime.
Kimse duymadı, duysa da üzerine alınmazdı.
***
Ali Koç'un duruşundaki zarafeti her kulüp başkanında görmediğimi söylemeye gerek yok.Ama sadece transfer yapmakla başarıya ulaşacağını düşünme duygusunu bir türlü yenemedi. Sadece kazançların hesaplandığı açıklamalara mahsuben, "yaptığımız her hamlede bir finans faktörü var" diye bir cümle kurduğunda aklıma hemen Comolli geldi. Herkes bir şeyler sordu da "Comolli faktörünün Fenerbahçe'nin finans olarak zora girmesindeki etkileri kaç milyon dolardır?" sorusunu ve cevabını duymak isterdim.
Tünelin ucunda parmaklarıyla nanik yapan eli uzun Fransız'a mahsuben!
Not: Hala toz kondurulmasa da Comolli Fenerbahçe tarihindeki en tehlikeli bubi tuzaklarından biriydi. Ve en büyük yağmacı!
***
Fenerbahçe'nin özel dokusudur "çubuklu ruhu" direnişin ve çocukları mutlu etmenin de simgesidir.
Emre Belözoğlu'nun sportif direktör olarak göreve resmen başlamasının getirdiği sorumluluğun basın toplantısındaki yansımasına baktım.
Takıma kaptan olarak döndüğünde "bu takımın futbol aklı yok" diyebilen Emre'nin futbol zekasının yapılan transferlerden daha anlamlı bir destek sağlayacağına şüphem yok.
Sportif Direktör Emre'nin en özel cümlesiydi; "altyapıyla ilgili daha cüretkar bir sorumluluk istedim!" Ekranın başında haykırdım.
"Vermezlerse al Emre!" Çünkü tünelin ucunda ışık görmeyi gerektirmeyecek kadar gerçekçi ve güneşli bir yatırımdır altyapı.
Sen ki bu ülkede altyapıya verilen değerin simgelerinden birisin.
Gençler seni bekliyorken kaybedecek zaman yok.
Elini çabuk tut Emre!
***
Ayrıca iyi takım olmanın da saha dışındaki güçlerle talan edildiği bir futbol düzenimiz var.
Daha sezon başında kendilerini ihbar edenleri gördük, kirli oyunlar mevsimi başlamadı henüz.
Bu ülkeden tetikçi ne hakemler geçti de kalıntıları görevde durmuyor mu?
***
Üzerine oynanacak oyunların hedefi olacağına şüphe duymadığım Ali Koç'a naçizane önerimdir."Tünelin ucunu görmek yetmez.
İlerleyen haftalarda ışıklar kesilebilir, tetikçi hakemlerle yollarınız da kesilebilir.
Karanlıkta ne yapacaksınız?" Not: Adalet susunca ihanet konuşur, en çok da karanlıklarda.
Her şey en ince noktasına kadar hesaplanırken, hançerler de genellikle sırta saplanır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.