İstikamet!
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 21 Haziran 2019, 00:34:55, Güncelleme: 21 Haziran 2019, 08:00:31
Sezon bitmiş hala birbirlerini yiyorlar.
Çünkü başka geçim kaynakları yok.
Al birini vur birine!
Vermeleri gereken hesapları soruyoruz, "sana ne?" diyorlar, "sen mi kazandın?" Küstahlığın getirisi büyük olabilir ama aldırmıyoruz!
"Kazandıklarınızı bu kadar kolay kaybetme hakkını nereden buluyorsunuz?" diye soruyoruz.
"Tasası sana mı düştü?" diyorlar.
Düştükleri yerden kaldırmıyoruz.
Yağcılara alkış tutuyorlar, yalanlara ayna tutuyorlar.
Hınçlarını bileniyor, kendilerini eleştirenleri sözde korkutuyorlar.
"Birbirlerine hayvansal cümlelerle" saldıranları teşhir ediyoruz da ne yazar!
Bir ülkede adaletle kafa bulmak bu kadar kolaysa her şey sudan ucuzdur.
Dalaşmalarına bakıyoruz da kimsenin çıtı çıkmıyor.
O yüzden "asalet başka istikamette" diyoruz.
"Rezalet başka!"
Kendilerine elektrik akımı yüklenirse aydınlığa gitmeye başlarlar.
Hem futbola hizmet çığlıkları atıp hem ekonomik hezimete uğrayanların aydınlığa çıkmaları zor.
Dürtülmek onlara hakaret sayılıyor!
Aynaya bakmaya yüzü olmayanların taraftara oynama metoduyla neler kazandıklarını biliyoruz.
Yanlışa batanların omuzlarda taşındığını görünce, "iğne başka istikamette" diyoruz.
"Çuvaldız başka!"
"Battınız beyler! Battınız!
Ruh zenginliğiniz de kalmadı." Onların kalemlerini kendi yanlışlarına kırmalarını bekliyoruz.
Bizim yazdıklarımız bir mektubu şişeyle denize atmak gibi.
Futbol sevgileri en çok sömürülen çocuklara borcumuzu ödemeye mahsuben!
Çünkü biliyoruz ki; "hayaller başka istikamette, gerçekler başka!"
Hakemler futbolu gölgede bıraktı.
Bazıları maşası oldu düzenin bazıları korkaklığın kaşesi!
Şu köşe eyyam köşesi bu köşe kirli düdük köşesi!
Elbette her maça hakem lazım ama bazı hakemlerin Türk futbolundan elini eteğini çekmesi lazım.
Kirli bir tencereye uymak için yuvarlanan kapakları hiçbir su paklamaz çünkü!
O yüzden "cesaret başka istikamette" diyoruz, "ihanet başka!"
Ben eskiden terziydim.
Çocukluğumda kelimeleri kesip biçen bir ustanın yanında çıraklık yaptım.
İroni yapmayı berberdeki pirelerden öğrendim.
O zamanlar televizyon olsaydı develer de her kanalda tellallık yapardı.
Ama emin olun ki hiçbir deve yalakalık yapmazdı.
O yüzden diyoruz ki. "Sebepler başka istikamette, sonuçlar başka!"