Sözlük!
Enigma: Beyin ölümü gerçekleşmiş futbolumuzu yeni bir dile çevirmek için, film içinde film çevirenlerden kurtulmak gerekirdi.
Ama ne yazık ki, insanlık kalitesine yatırım yapılmayan yakışıksız bir futbol düzenimiz var.
Şifreler kırılsa da ahlaksızlığın belini kırmak mümkün değil!
Abdullah Avcı: Futbolun yakasına takılan adamlık rozeti.
Kalemlere sığmayan duruşunu da hiç bozmadı.
Dilindeki cümlelerin futbol kokulu tavrını da.
Milli takımda gururla okşadı boynundaki ipi.
Başakşehir'de sandalla büyük denizleri aşıyor.
Dayatılan seçenekleri reddeden bir futbol bilimcisi.
Kazanarak bağışıklık kazandı ve yeniden göndere çekti liderliği.
Aykut Kocaman: 80 günde devrialem.
Liderliği hayal etmek yerine, liderliği elde etmek için attı adımlarını.
Takım neredeyse dibe vururken her şeye göğüs gerdi.
Kafasını yukarı kaldırıp, üst kattakilere baktığında bugünleri iki ay önce söylemişti de biz inanmamıştık.
Hepimizden alacaklı çıktı.
Aykut Kocaman'ın bu ilginç dönüşüne bizler "yola baş koymak" diyoruz.
Borcumuzu da cümlelerimizle ödüyoruz.
Mağrur duruşuna da alkış, emeklerine de.
Şenol Güneş: Futbolumuzun "kara ömründeki" en anlamlı Güneş!
Kimselere benzemeyen onurlu duruşun simgesi.
Her zaman simya formülü mevcut.
Utanmasalar milli takımdaki tarihini bile zaman aşımına uğratacaklar.
Savuşturduğu eleştirilerin iadesine bile tenezzül etmeyeceğini biliyorum Pazar gecesi sahada izlediğimiz Beşiktaş, bütün eleştirilere misillemedir.
Teknik direktörlüğün el kitabı olarak.
Rıza Çalımbay: Karedeniz kumsalında çaresizleri oynayan takımda gerçek forsalar yarattı ve gemileri yüzdürüyor.
Umudu kesmemeyi öğretmek onun genlerinde var.
Sihirli gerçeklere mühür basan böyle adamların bizim gözümüzde değeri büyük.
Onlar yüreklerimize konan kumrular gibidir.
Tudor: Faili meşgul!
Uzaktan bakınca bir teknik direktör.
Yakından bakınca medya cinayeti.
Türk futboluna ve Galatasaray'a gelecek sağlamak için öldürülmedi.
Yalakalığa zarf atanlar tarafından mektup açacağıyla sırtından vuruldu.
Kalenin içeriden yıkıldığını bilse, bu kadar korkak olmasına gerek kalmazdı.
Oysa takım içindeki mezbahanın yerini kimseye sormaya bile gerek yoktu.
Dursun Özbek: Damlatan musluğu kapatmak yerine yalama olmuş muslukların peşine takılan futbol dedektifi.
Ama bilinmelidir ki, teknik direktörünü yem edenler.
Eninde sonunda yem olmaya mahkumdur.
Futbol medyası: İmpanator yaverliği bu ülkede her zaman para eder.
Korkaklığı sembolize edenler hiç olmazsa onu çekmeyip neyi çekeceklerini de tasarlasınlar artık.
Rüzgarda ters dönen şemsiyelerden erotik pozlar yakalayabilirler mesela!
Ya da naylon poşet içinde "Tudor kafası" ideal bir çekim sahnesidir!
Final sahnesi: Kim sigarasını mumla yaksa bir gemici ölürmüş.
Kim kalemini satsa insanlık ölür!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.