3 puan sahibini reddetti
Maçın başından sonuna kadar, Fenerbahçe'nin teslim alma gücüyle, Beşiktaş'ın beraberliği temsil etme gücü arasında kalan gerçeğin yansımasını izledik.
Gerçeği söylemek gerekirse, dün gece galibiyet sahibini reddetti.
Golü düşünen, pozisyon üretmeye çalışan Fenerbahçe'ydi de.
Beşiktaş maç boyu piyangodan çıkacak bir pozisyon bekledi. İlk gerçek ataklarını yaptıklarında dakika 89'u gösteriyordu.
Ama geceyi beraberliğe kilitleyen anlayışına ve istediklerini alma mücadelesine saygı duymalıyız.
***
Kapışmanın orta alanda geçeceği belliydi. Mehmet Topal ve Atiba'nın gece içindeki rollerine baktığımızda, Mehmet Topal oyuna önde ve diri başladı.
Ama saha içinde biçilen rollere baktığımız zaman futbol zekası olarak Atiba onu solladı.
Beraberliğin omurgası Atiba'ydı.
Josef'in oyuna katılımıyla çok şeyin değişeceğini ummuştum, olmadı.
Oğuzhan ve Quaresma'nın hayalet görüntüsüne karşı, Fenerbahçe forvetinin özellikle ilk yarıda neden kaleden bu kadar uzak durduğuna şaşırmadım dersem yalan olur.
***
İkinci yarının başındaki Volkan Şen değişikliğinin sol sanata hareket getirmesiyle, Fenerbahçe'nin rakip kale önündeki sahneleri hareketlense de, gecenin zanlılarından biri olarak Van Persie'yi işaret etmeliyim.
Dün gece yeryüzünde dalgın gezen yıldızlardan biri de oydu.
Gökhan Gönül'ün aldığı tepkilerin Fenerbahçe taraftarı adına bir tercümesi varsa. "Biz seni affedecek kadar sevmedik!" Ama onca tepkiye karşılık Gökhan Gönül'ün maç boyu duruşuna da saygı duymak gerekir.
***
Sahada iki takım adına da yanlış kararlar veren bir hakem vardı.
Hüseyin Göçek adaletsiz ve korkak hakem modasına uydu da, cebinden çıkması gereken kartların sesini de bizden duysun.
"Tosic'in kırmızı kartını duvara as, mikrofonu bizden!"
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.