Tersine hayat

Sezon başı maçlarında her zaman sürpriz olasılığı çoktur.
Fenerbahçe'nin rakibi Vaslui'nin, "kumdan kale" gibi görünmesi, yeni bir Young Boys faciasına neden olabilir.
Üstelik Fenerbahçe'nin forvet sorunu ortadayken.

* * *

Krasiç konuşuluyor.
Fenerbahçe'nin kanatları iyi, ihtiyacı olan nokta vuruşlar yapacak biri. Bunun Krasic olmadığı ortada.
Ama bazen bir maçta parlak iz bırakanlar, kasaları boşaltmakta da hünerli olurlar.

* * *

Namluya sürülüyor da, içinde kurşun yoksa.
En pahalı silahların bile hükmü yoktur.
Krasic böyle bir şeydir.

* * *

Beşiktaş'ın yönetim zaafı devam ediyor.
Samet Aybaba'dan önce Eriksson'la resmi sözleşme yapıldığı ve kendisine 1 milyon 200 bin euro tazminat ödendiği iddiası var.
Beşiktaş'ı batırma alışkanlığı "başkandan başkana kalan" miras gibi.
Beceriksizlik başkanlığın genlerinde var belki de.
Futbolcuların ücretini düşürmeye sebeplenirken...
Kazık yemekle neticelenmek gibi.
Fikret Orman çaresizlikten ve parasızlıktan dert yanıyor ya...
Ağlamayan çocuğa 1 milyon 200 bin liralık fatura göndermezler. Tersine hayat!

* * *

Ne olursa olsun, yokluklar içindeki Beşiktaş'tan bu sezon farklı bir mücadele bekliyorum.
Bir onur mücadelesi.
Şapkadan tavşan çıkarma sihirbazlığı.
Samet Aybaba, Quaresma, Simao ve Alves konusundaki sorunun çözümünü kökten halletmeye kararlı. "Üçünü de yollayın!"
Beşiktaş'ta gençlik ruhunun, bütünlüğü ve emeği tehdit eden çete ruhuna tercih edilmesi, çok şey kazandıracak ama. Yönetimin bu konuda cesur olmama gerçeği, en büyük engel.

* * *

Galatasaray'da Arda Turan'ın dönüşü konuşuluyor.
Mesele pahalı transfer olmak değil.
Mesele, Avrupa'da Türkiye'yi temsil etmenin ikinci sezonunu kaldıracak adam olmak.
Arda Turan'ın bunu yapacak kapasitesi mevcutken, Avrupa'da oynamak için Türkiye'yi ayağa kaldırırken, soyunduğu rolü sonuna kadar sürdürmesini bekliyoruz.
Ayakta kalmak futbolcunun devrimidir.
Bunu başarabilen iki kişi tanıyorum. Tugay Kerimoğlu ve Nihat Kahveci.

* * *

Sutbolun konuşuldugu bir sezon beklerken, saldırganlığın tetikçilerinin formunu kaybetmediğini görüyoruz.
Başkalarını suçlayarak, kendilerini temiz saydırma metodu, Türkiye topraklarında her zaman modadır.
Birbirlerine katlanmayı göze almayan büyüklük, birbirlerini imha ederek ayakta kalmayı ilke edinirken, sistemin beslemesi olmayı gurur sayar.
Dünya yeteri kadar hır gür içindeyken. Türkiye sevgisizlik cenneti haline getirilmişken.
İzin verin de, bu sezon sportif bir lig izleyelim.
Varsın, "çamurlu volümler" eksik olsun.