Korkaklık
Burası öyle bir futbol ülkesidir ki...
Sözde yetkili sayılırlar da, adaletten korkarlar.
Yayıncı kuruluşu yaşatmak adına, yasaları uygulamaktan korkarlar.
Sadık bir ceset gibi itaat ederler paranın gücüne.
Öyle bir düzen kurarlar ki, herkes mışıl mışıl uyur.
İnsanların uyanmasından korkarlar.
* * *
Sistemin ağalarına itaat ve iltifat, popüler gazeteciliğin temel öğesidir.
Kışın hararetli, yazın kurak bir yayıncılık anlayışı vardır televizyonların.
Toplumdaki uyuşturucu etkisini artıran kanallar, özel biçimde beslenir. Soytarılığı bile futbola bulaştırmışlardır.
Taraftarın bilinçlenmesinden korkarlar.
* * *
Yöneticilerin skoru lehine çevirmek için çevirmedikleri dolap yoktur.
Paralarını kalkan olarak kullanırken, duruşuyla saygı gören biri olmaktan korkarlar.
İplerini ellerinde tuttukları kukla yazarları vardır da, onlara inat gerçeklerin dile getirilmesinden korkarlar.
Başarısızlıktan korkarlar da, ülkeyi yabancı futbolcu cenneti haline getirirler.
Kulüpler iflas ettikten sonra, yabancı sayısını indirip, kendi günahlarının ortaya çıkmasından korkarlar.
* * *
Telaffuzu zor bir kelimedir kardeşlik. Böyle özel haftalarda iki tarafın da, kışkırtıcılığa peşkeş çekilmiş seçilmiş adamları vardır.
Ezeli rekabeti düşmanlıkla körüklemek varken, ebedi dostluktan korkarlar.
* * *
Fatih Terim, Servet ve Gökhan Zan gibi iki milli futbolcuyu kenara alıp, Semih Kaya adlı bir gence güvenin ve yarınların kapısını açmıştır.
Aykut Kocaman, küme düşmüş Ankaragücü karşısında, Bilica gibi bir sportif ahlaksızdan medet ummaktan vazgeçmemiştir.
Bazıları kendi korkaklarından korkarlar.
* * *
Quaresma denen adam çete reisi ilan edilir, sahada sükseli bir siluet gibi gezinir.
Yetmez, teknik direktörüne küfür savuracak kadar ahlaksız olur.
Böylelerini rafa kaldırmaktan korkarlar.
* * *
Ne hakemler, ortama hakim olmaktan korkarlar.
Mehmet Eren, Karabükspor Antalya maçında sövgü zincirini hakemin boynuna kolye yapmıştır da, hakemler böyle adamlara kırmızı kart göstermekten korkarlar.
Ordusporlu Culio, Beşiktaş maçının son dakikalarında Rüştü ile karşı karşıya kalmıştır.
Cezalanı içinde İsmail'in eli, Culio'nun kolunu çekmektedir de, dünyanın her yerinde bunun adı penaltıdır.
Böyle küçük hakemler, büyük takımlara zarar vermekten korkarlar.
* * *
Korkaklığı herkes sever.
Herkesin işine yarayan bir yanı vardır çünkü.
Böylesine sevilen bir değeri, toplumun da temsil eden bir yanı vardır çünkü.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.