Kirli manzara
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 25 Nisan 2011, 22:00:24
3-1'lik yenilgiden sonra maçı çevirmesi önemlidir.
Üstelik bunu, sezonun en kötü maçını oynarken yapması da ayrı bir özelliktir.
Bu meseleden çıkan ilk sonuç. Fenerbahçe'nin kolay yenilecek bir havası vardır ve kolay kazanacağı varsayılan maçları kaybetme ihtimali mevcuttur.
İkinci sonuç… Fenerbahçe'de bütün ihtimallerin bittiği yerde başlayan bir adam vardır ve o adamın teknik direktörünü bile ipten alacak kudreti vardır. Alex de Souza...
Gelelim Fenerbahçe'nin kazandığı ucuz penaltıya.
Bu ülkede hakem sorunu vardır. Aziz Yıldırım ve Aykut Kocaman şimdi konuşsunlar. "Hakkımız olmayanı bize veren hakemleri de istemiyoruz" desinler.
Demezler. İkisine de oynanmamış ligin kupasını verin, reddetmezler!
Ve Emre Belözoğlu… İyi ki varsın Emre… Bu hakemlerin ne kadar zavallı olduklarını, bu yorumcuların bile senden ne kadar korktuklarını gösteriyorsun.
O hasta halinle!
Küfürlerinle, kıyameti koparışınla.
İpliğini pazara çıkaran rakiplerine adamlık dersi vermeye gelince. Adam olan küfür etmez Emre!
H Ve Güiza… Ligin devre arasında"aldığım paraya bakarım" deyip kovulmaktan medet uman Güiza'nın, attığı golden sonraki gözyaşları, utancın ilk taksitidir.
Kendisine hala sahip çıkan bir topluluktan aldıklarına mahsuben!
Gelelim Eskişehirsporlu Sezer Öztürk meselesine… Trabzonspor karşısında futbolcu gibi oynadı ama transfer teklifi aldığı Fenerbahçe karşısında kılını bile kıpırdatmadı, ikinci yarıda da toz oldu.
Belli ki meslek ahlakı da, adamlığı da sıfır.
Sıra Emenike'de...
Sahi ya, rakip takımların futbolcularına transfer teklifinde neden hep Fenerbahçeli yöneticiler öne çıkıyor?
Bunlar bir tesadüf mü? Alışkanlık mı?
Trabzonsporlu Burak'ın sayılmayan ikinci golüne gelince… O gol öncesinde Eskişehirli Volkan kendi pozisyonuna ıska geçip düşüyor. Futbol erkek oyunuysa pozisyon gol.
İşlerine gelen pozisyonlarda erkekçe mücadele arayan yorumcular için, mesele Trabzonspor olunca geçiniz. Hafta boyunca hakemleri korkutma seanslarının ganimeti alınmıştır.
Haramiler çocukluğumuzda masallardan çıkardı. Şimdi masalardan çıkıyor.
Televizyon ekranlarından, gazetelerden. Trabzonspor'un haklarına kekeme.
Fenerbahçe'nin haklarına geveze! Ligi onların sofralarına meze edenler utansın diyeceğim ama.
Bu düzen böyle… Birilerinin gözlerini dolduruyor.
Birilerinin ceplerini. Sahi ya, Trabzonspor'un helvasını ne zaman dağıtacaklar. Naklen, ya da banttan!
Dünyanın hiçbir ülkesinde sezon sonu manzaraları bizim ülkemizdeki gibi kirli ve karanlık değildir.
Sonunda olan hepimize oluyor.
Saha dışı gerçeklerin paha biçilmez oyuncuları, Arupa'da yerle bir oluyor.
Şampiyonluk her şey oluyor da, Türk takımları hiçbir şey olamıyor.
O yüzden Avrupalı takımların maçlarını ağzımız açık izlemeye mahkumuz!