Ucuz eğlence

Trabzonlu Jaja, Fenerbahçeli Bilica ile geziyor. İstanbul geceleri onlara ilham verdi.
Onlar da birlikte poz verdiler.
Ellerinde kadehle, üstelik direksiyon başında.

Trabzon'daki yerel gazeteler meseleye ilginç bir gönderme yapmış. "Fenerbahçe çalışıyor." Pardon ama Jaja kazık kadar adam.
Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bilmesi zorunlu.
Formasının sorumluluğunu tek başına hissedecek yaşa ve bilince sahip değilse, bu kimin sorunu? Fenerbahçe'nin mi? Jaja'nın mı?

Bazı adamlar vardır.
Onlara bol para verilir.
Takımda vazgeçilmez hissi verilir Sezon boyunca şımarıklığın bazı halleri görülür de, hata niyetine görmezlikten gelinir.
Her ne olursa olsun, onlar adam zannedilir.

Eğlenmek herkesin hakkı.
Ama adam gibi eğlenmek diye bir terim var.
Onu becerebilmek herkesin harcı değil. Alex de Souza'nın Türkiye'deki hayatı, bütün yabancıların ve yerlilerin önünde "ders kitabı" gibi duruyor.
Elbette Alex de eğleniyor.
Nerde gördünüz garip bir tavrını?
O Alex, Jaja'yı, Türkiye'deki en iyi yabancı olarak gösterdi. Jaja'nın da kendisine Alex'i örnek olarak alması gerekirken, yaptıklarına bakın.
Kendisine en çok ihtiyaç duyulan zamanda sorumsuzluğu zimmetine geçirmek.

Bilica'nın çirkinliği ruhunun aynası.
Ama şampanya kadehiyle direksiyona geçen Jaja'nın verdiği poz da, Trabzonspor formasıyla eli belinde dolaştığı maçların kardeş pozudur.
Sonradan görmüşlüğün resmi.
Laçkalığın ta kendisi.

Gereği düşünülmeli. Jaja'yı raydan çıkaran Bilica değil, kendi ruhudur. Trabzonspor'a bir şampanya kadehi kadar değer vermeyen birine, verilecek en ağır cezayı vermeyenler. Trabzonspor'un ruhuna Jaja'dan daha çok zarar verecekler demektir.

* * *

YAZDIR ARDA YAZDIR!
Arda Turan gol atıyor, basın tribününe pandomim yapıyor. "Yaz..." diyor birilerine. "Bunu da yaz..."
Az bile söylüyor futbol medyasına.
* * *
Bu ülke, bir golle bütün çirkinlikleri unutturanlar ülkesi.
Ahlakın, sportmenliğin değerlendirmesi, medyanın ağalarına kaldığı içindir ki.
O gol Arda Turan gibilerinin bitirimlikle fink atmasını geçerli kılar.
Arda'ya kavuşmanın çığlıkları duyulur, gazetecilik mesleğini eline geçiren düzen adamlarınca.
Bir futbolcunun eleştirilmeyi düşmanlık bellemesi, onun cehaletinin resmi olduğu inkar edilir.
* * *
Ey sevgili Arda!
Forma giydiğin takım yerle bir olmuş.
Milli takım, biçare Avusturya karşısında bir umut ışığı bulmuş.
Hayatında tanıyacağın en özel başkanının cenazesine gitmek yerine, sevgilinin kokteyline katılmışsın..
Ettiğin küfürler, attığın yumruklar bir kalemde silinmiş. Bunları boş ver.
Seni marka yapmaya çalışanların arkasında dur. Dışa vur komplekslerini.
* * *
Yazdır Arda yazdır.
Onlar senin hasretinden ne değerleri katlettiler. Sen yenisini yazdır.
* * *
HAYAL VE GERÇEK
Avusturya karşısındaki milli takıma baktım.
Hiddink'in bu takıma verdiği hiçbir şey yok.
Yardımcıların hiçbir işe yaramadığı gün gibi ortada.
Milli ruhun yerinde yeller esiyor.
Sistemsizlik sistem olmuş. Ülkenin santrforu yok, orta alan etkisiz. İki takımın kalecileri değişse, maçı biz kaybederiz.
Maçtan sonraki övgülere baktım da...
Sanki başka bir takım izlemişiz.
Yazılanlar ülke futbolunun nasıl yönlendirildiğinin belgesi. Hayallerin gerçeklerden aldığı öçtür bu.
Sisteme sırnaşmanın verdiği güç.
* * *
İSTEDİNİZ Mİ?
Herkes hayata bir şey söylemek için gelir.
Söyletmeyenleri boş verin, söylemek istediniz mi?
Yalancı şahitlik mi ettiniz korkularınıza? Bildiğinizi mi okudunuz, işinize gelenleri?

Elinize düşeni ayaklar altına mı aldınız? Sizden daha güçsüz birini ezerken gururlandınız mı yoksa?

Bütün çıkış noktaları tutuluydu da, karşı koymanın dayanılmaz zevkini hiç mi tatmadınız?
Hep güçlünün tarafını mı tuttunuz? Çıkarlarınız uğruna insan olduğunuzu unuttunuz mu yoksa?

Şeytanlık sizi çağırırken, "Kahrolsun şan, şöhret, para" diye haykırdınız mı?
İncitilmiş ruhlar arasına mı kattınız varlığınızı?
Mal varlığınıza haram mı kattınız?
İnsanlığa ne kattınız, bu beden ve ruhunuzla?

Her zaman bir yolu vardır insan olmanın. İstediniz mi?

* * *
HİZMETTE KUSUR YOK
Diyorlar ki... Takım galip durumdayken, bir taraftar sahaya niye çakmak atar?
Yani diyorlar ki. "Takım yenikse, atmanızda sakınca yok!" Sonra da, bu magandalar nereden çıktı diye tartışıyorlar.
Bunlar sahaya atılan şişeye bile arka çıktılar. "Kimin kafasına geldi?" diye.
Birinin yaralanması, ölmesi söz konusu olduğu zaman, yapılan eylemin cezaya hak olduğunu iddia edenler.
Futbolun içindeki gerçek magandalardır.
Onların soysuz hizmetlerinde kusur yoktur.
* * *
YOLU AÇIK OLSUN!
Guti, Twitter'de yayınladığı mesajda, "Hayallerimin takımına gideceğim" diyor. Beşiktaş onun transit takımıydı ya...
* * *

* Futbolda bir gurbetçi salgınıdır gidiyor. Çocuklarımız kendi topraklarında göçebe oluyor.
* * *
HAFTALIK
Scolari Beşiktaş'tan teklif aldığını doğruladı. Beşiktaş yönetiminin yalanını da doğruladı.
Emekli İtalyan hakem Collina da bizde yorumcu oluyor. Sahibinin sesi olmasın da...
Hakan Balta'nın milli takımda oynadığı bir ülkede. Hadi bana emeğin, gençliğin ve başarının ödüllendirildiğini söyleyin.
Galatasaray'ın altyapısı genç kaynıyor da... Onları oynatacak yürek kimde?
1970'li yılların fotokopisini dağıtsalar. Şimdiki insanlar da utanır. 2011 de...
Kulüp başkanları birbirlerinin yanında oldukları kadar. Kardeşliğin ve barışın yanında olsalardı keşke.
Basit kadınları allayıp pullamakla, futbol medyasına saygınlık kazandırmak mümkün değil. Şehvet meraklısı ağalara duyurulur.