Yolunuz açık olsun...
- Hakan Kulaçoğlu Yazıları
- 30 Ağustos 2011, 00:04:49, Güncelleme: 30 Ağustos 2011, 00:18:37
Bir de her şey ortaya çıkmışken, Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi'ne gidişini ısrarla geciktirerek transfer için iki ayağını bir pabuca sokmasına neden olanlar vardır, ki süreci kötü yönetmeleri nedeniyle bugün Fenerbahçeliler'in de büyük tepkisini çekmektedirler.
Bir kez daha gördük; hayatın temel kurallarına asla sırt çevirmemek gerekiyor: "Siz gereğini doğru şekilde yapın. Sonuçlarına herkes daha kolay uyum sağlayacaktır." TFF bunu yapmadı işte. Sonunda da ne İsa'ya ne de Musa'ya yaranabildi.
Oysa mesele birine yaranma meselesi değildi. Doğruyu, gereğini yapmaktı. Yapmadı, iyice yıprandı.
ÜVEY EVLAT MUAMELESİ
Trabzonsporlu yöneticiler süreç boyunca gerek soruşturmayı yürütenlere, gerekse federasyona yardımcı olabilmek için ellerinden geleni yaptılar. Temizliklerinden, masumiyetlerinden emin olmalarına ve taraftarlarının baskısına rağmen ortamı gerebilecek açıklamalar yapmaktan kaçındılar. Ancak TFF'den hep üvey evlat muamelesi gördüler. Ne zamanki federasyonun anlamsız kararsızlık açıklaması geldi, ancak o zaman tepki verdiler.
Peki TFF ne yaptı bu tepkiye karşılık.
Trabzonspor başkanına ceza verirken bir de aklınca aba altından sopa gösterdi: Ne şampiyonluğu, dosyada 3 maçınız var! Bak sen...
Soruşturmanın ilk birkaç haftasında ekranlarda sık gördüğümüz bazı güvenilir gazeteci arkadaşlarımızla yaptığımız konuşmalar geldi o an aklıma. Trabzonspor cephesinden gelen bilgiler, beklediğimiz gibi, hiçbir yasa ve etik dışı girişim olmadığı şeklindeyken, neden ısrarla medyada Trabzonspor'un da ceza alacağı şeklinde konuşulduğunu sormuştum kendilerine.
TARAFSIZLIĞI ÖLÇEN ALET
Gelen iki temel yanıt çok içten ve öğreticiydi.
Biri, "Bize hep öyle söylüyorlar" idi.
Diğeri şöyleydi: "Bu ülkede şampiyonluğu Fener'den almak çok zor, Trabzonspor'a vermek daha da zor."
Trabzonspor'la ilgili elinize bir delil, suç ya da teşebbüse dair bir kayıt ulaştı mı, sorumuza ise ortak yanıt "Hayır" oluyordu.
İşte size soruşturmanın başından beri olanların özeti. Bir kısım medya olaya Trabzonspor'u da karıştırarak pazarlık payı yaratmaya gayret ediyor, TFF de bunu kullanarak süreci belli bir kurum lehine sonuçlandırmaya çalışıyordu. UEFA duruma müdahale edip aynı odakların bir numaralı hedefi haline gelince de yeni bir kampanya başlattılar.
Fenerbahçe'nin hakkı olan Şampiyonlar Ligi, ondan haksız şekilde alınıp hiç de hak etmeyen Trabzonspor'a verilmişmiş.
Bunu söyleyebilmek için ne kadar taraflı ya da etki altında bir gözle bakılması gerektiğini ölçebilecek bir alet var mıdır acaba bu gezegende?
ANASININ AK SÜTÜ GİBİ HELAL
Hiç uzatmaya gerek yok. Trabzonsporlu yetkili ve sorumlulara buradan dostça tavsiyemizdir. "Cenaze evinde düğün olmaz" açıklamanız, sürecin başından beri yürüttüğünüz sorumluluk anlayışını taçlandırmış, sizlere yakışmıştır.
Ancak Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi gururu, tıpkı lig şampiyonluğu gibi anasının ak sütü gibi helaldir. Kimseye minnet borcu da yoktur.
Kalan kısa sürede kadronuzu güçlendirip ülkenizi en iyi şekilde temsil etmek için elinizden geleni yapınız. Dualarımız sizinle, yolunuz açık olsun.
Bitirtmeden... TFF'ye ve başkanına. Trabzonspor'un alınmasına biz de çok şaşırdık, diyorsunuz hâlâ.
Belge varsa hemen açıklayın, UEFA'yı da uyarın. Yapmazsanız namertsiniz. Yok yine işi yuvarlamaya çalışıyorsanız, o zaman
selametle. Sizin de yolunuz açık olsun.