Hakan Kulaçoğlu

Hakan Kulaçoğlu

22 Mayıs 2010 | Cumartesi

Unvansız liderlik

Lig bitti, artık sporun ve keyfin çok dışına taşan ve gereksiz şekilde yorucu olan futbol konusu kapanacak, kulağımız, gözümüz, gönlümüz dinlenecek derken, yeni bir gürültünün içinde bulduk kendimizi. Kaçan şampiyonluğun üzüntüsünü deneyimine yakışacak bir olgunlukla karşılayamayan Aziz Yıldırım'ın beyanatları, sadece rakiplerini meşgul etmekle kalmıyor, futbol kamuoyunun, yıllar sonra başka bir şampiyon tanıma heyecanını doyasıya yaşamasını da engelliyor.
Oysa, Bursa için çok önemli olan "şampiyonluk" unvanı Fenerbahçe için o denli gereksiz ki.
Zaten müzelerinde her branştan sayısız şampiyonluk kupası var.
Trabzonspor'un Türkiye Kupası zaferini kutlamak için mesaj gönderen Fenerbahçeli arkadaşlarımız da öyle diyorlardı: "Bu sezon amatör branşlar da dahil tüm dallarda Fenerbahçe dışında kupa alabilen tek kulüp olan Trabzonspor'u kutluyoruz." Üstelik Süper Lig 2009-2010 şampiyonluğunu kazanan Bursaspor bu unvanı en az Fenerbahçe kadar hak etti. Hem de rakibini Kadıköy'de 0-2'den gelip yendi. Hangi maçında elle tutulur bir kayırma gösterebilirsiniz? Çalıştılar, inandılar, kazandılar. Bin kere helâl olsun.

Fenerbahçe olgunlaşmalı
Bursa şampiyon oldu diye bayram yapan diğer İstanbul kulüplerine asla katılmıyorum. Ezik bir sevinç ve anlamsız bir rekabet anlayışıdır bu.
Ancak Fenerbahçe'nin de bunca başarı ve olanağa rağmen bu ülkede neden Kadıköy dışında hak ettiği sevgiyi tam göremediğini sorgulaması gerekmez mi? Sadece Aziz Yıldırım dönemi değil, Ali Şen'in de mirası var bu sıkıntıda.
1995-96 yılında Ali Şen ve saz arkadaşları tarafından İstanbul'a kaçırılan şampiyonluğun altında yatan düzeneğin Trabzonspor tarafından kamuoyu ile paylaşılmaması nasıl bir asalet örneği ise Fenerbahçe'den de benzer olgunluklar bekliyor kamuoyu. "Ferrarisi'ni Satan Bilge" ile dünyayı etkisine alan ve "Liderlik Bilgeliği" ile iş dünyasındaki en parlak danışman pozisyonunu ülkemize de taşıyan Robin Sharma'nın son kitabı: Unvansız Liderlik. Bir alanda liderlik yapmak için illâ da bir unvana sahip olmak gerekmediği anlatılıyor kitapta. Fenerbahçe taraftarı, anons talihsizliği ile çok olumsuz tablolar sergiledi Saracoğlu'nda.
Ancak yine de ekranlardaki anlı şanlı yorumcuların "Hoş görmek lazım" sözüne mazhar oldular. Benzer tepkiler Trabzon'da olduğunda "PKKlı bunlar" yakıştırması yapılıyordu.
Keşke hiçbiri olmasa. Keşke yorumcular da biraz adam olsa...

Trabzonspor iyi bir örnek

Trabzonspor, kupayı aldıktan sonra işi sermeyip ligde de Fenerbahçe'ye istediğini vermeyince, bazı Fenerbahçeli yazarlar son derece çirkin yazılar yazdılar. Oysa düne kadar İstanbul dışından tek şampiyon olan Trabzonspor, Türk futboluna yeni bir şampiyon kazandırırken tam da Robin Sharma'nın anlattığı tavrı sergiledi: Unvansız liderlik.
Trabzonspor yine "Lig Şampiyonu" unvanına ulaşamadı; ama futbolun liderlerin biri olduğunu bir kez daha gösterdi, asla tekrarlamaktan vazgeçmediğimiz bir görüşe uygun davranarak: "Trabzonspor'un tekrar şampiyon olması elbette çok önemlidir. Ancak daha önemlisi Trabzonspor'un futbolumuzda her zaman iyi bir örnek teşkil etmesidir."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor