Tasarım harikası
- Hakan Kulaçoğlu Yazıları
- 05 Kasım 2009, 23:56:42, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 16:24:40
Başkan Şener, durdu durdu bombayı patlattı: Yeni amblem istiyoruz. Trabzonspor'un kuruluşunda yer alan kulüplerin amblemlerinin bir araya gelmesiyle oluşacak bu yeni tasarım. Merakla bekliyoruz. Karışıklık olmasın diye, resmi sitede İdmanocağı, İdmangücü, Martıspor ve Karadenizgücü amblemleri de verilmiş. Malzeme belli, talep belli. İyi bir göz, yetenekli bir el mutlaka çok şık bir tasarım koyacaktır önümüze. O sayfayı kapatıp 'Futbol A Takım' linkini tıklıyorum sitede. İşte asıl malzeme burada. Talep de belli hedef de. Sezon başında bu malzemeyi kucağında bulan Broos her hafta farklı bir tasarım çıkardı sahaya. Puan tablosunda yukarı doğru en büyük ivme de 'bay' geçilen hafta yaşandı. Unutmadan... Yeni amblemin Avni Aker Stadı ile tesislerde kullanılması planlanmış. Formalardaki amblem aynı. En azından şimdilik. Klasik amblemin orijinali çeyrek asırlık siyahbeyaz foto halinde bende mevcut. Dönemin yöneticisi Ergin Kulaçoğlu bu sene emaneti bana devretti, var olsun.
Her yerde büyük olmalı
Başkana naçizane önerim, Trabzonspor ambleminin yetersiz teknikle eklendiği formaların tasarımına da bir göz atmasıdır boş vaktinde. Nike ile anlaşma yapılınca yaşanan heyecan yerini giderek ümitsizliğe bırakırken, Trabzonspor sahaya son derece rüküş kreasyonlarla çıkıyor. "İlk senedir, özel anlaşmadır" diye fazla üzerine gitmediğimiz Aston Villa taklidi gövde-kol formasının insan ötesi kesimiyle başlayan, kumaş kalitesini asla tutturamayıp sonunda Avrupa'da piyasada göremediğimiz ama bizde Nike-fit damgalı bazı kumaşlara uzanan bir çileli yolculuk... Hele bir de parçalı forma var ki Trabzonspor tarihinde yeri olmayan bu formanın neden üretildiği, neden hâlâ giyildiğini anlamak mümkün değil. Orijinal materyal olarak sadece düz beyaz forma var. Onu da ligimizin camiasız takımı İstanbul Belediye ile paylaşmak çok üzücü. Sakın "Kulübün bunca sorunu varken, forma konusu ile mi uğraşsınlar" demeyin. Fatih Sultan Mehmet, Konstantinopolis'i kuşattığında Bizanslıların meleklerin cinsiyetini tartıştığı esprisini de yapmayın, onu çok yıl önce kullandık. Büyük bir kulüp her konuda, her kalemde büyük olmalıdır. Kendisine yakışanı ayırt edebilmeli, edinebilmelidir. Ortada bir sorun olduğu kesin. Ya Trabzonspor yönetimi bu işi bilmiyor ya da firma Trabzonspor'u bu kadar görüyor. Her iki ihtimal de ciddi sıkıntı. Aradan geçen 1.5 yıl içinde sorunun çözülememesi doğal değil. Yayın geliri sıralamasında 4. olan bir kulübün forma kalitesinde ancak sondan 4. olması da.
Her yerde büyük olmalı
Başkana naçizane önerim, Trabzonspor ambleminin yetersiz teknikle eklendiği formaların tasarımına da bir göz atmasıdır boş vaktinde. Nike ile anlaşma yapılınca yaşanan heyecan yerini giderek ümitsizliğe bırakırken, Trabzonspor sahaya son derece rüküş kreasyonlarla çıkıyor. "İlk senedir, özel anlaşmadır" diye fazla üzerine gitmediğimiz Aston Villa taklidi gövde-kol formasının insan ötesi kesimiyle başlayan, kumaş kalitesini asla tutturamayıp sonunda Avrupa'da piyasada göremediğimiz ama bizde Nike-fit damgalı bazı kumaşlara uzanan bir çileli yolculuk... Hele bir de parçalı forma var ki Trabzonspor tarihinde yeri olmayan bu formanın neden üretildiği, neden hâlâ giyildiğini anlamak mümkün değil. Orijinal materyal olarak sadece düz beyaz forma var. Onu da ligimizin camiasız takımı İstanbul Belediye ile paylaşmak çok üzücü. Sakın "Kulübün bunca sorunu varken, forma konusu ile mi uğraşsınlar" demeyin. Fatih Sultan Mehmet, Konstantinopolis'i kuşattığında Bizanslıların meleklerin cinsiyetini tartıştığı esprisini de yapmayın, onu çok yıl önce kullandık. Büyük bir kulüp her konuda, her kalemde büyük olmalıdır. Kendisine yakışanı ayırt edebilmeli, edinebilmelidir. Ortada bir sorun olduğu kesin. Ya Trabzonspor yönetimi bu işi bilmiyor ya da firma Trabzonspor'u bu kadar görüyor. Her iki ihtimal de ciddi sıkıntı. Aradan geçen 1.5 yıl içinde sorunun çözülememesi doğal değil. Yayın geliri sıralamasında 4. olan bir kulübün forma kalitesinde ancak sondan 4. olması da.