Holistik futbol

Tugay Kerimoğlu röportajını okudum, Sabah'ta. Saygıyı İngiltere'de gördüm, diyor; eksik söylüyor. Mesleğine saygı göstermeyi de orada öğrendi en başta. Sır burada saklı...

Yetmişlerin sonları... Tugay'ın abisi Tolgay ve Özkan Sümer'in yeğeni Aykut'la Trabzon Lisesi'nde sıra arkadaşıyız. Aykut'la ikimizin tek hedefi iyi bir üniversite. Tolgay da iyi öğrenci, bir yandan da Trabzonspor'da oynuyor. Daha 16 yaşında A takımın alternatif sağ beki; kadroya girince beraber seviniyoruz, alınmadığında biraz dalga geçiyoruz.

Tugay'lı yıllarımız...
Tugay ilkokulda; İstanbul hanımefendisi annesi tarzındaki ağabeyinin aksine, İdmanocağı'nın eski oyuncusu babasına, bir başka Özkan'a
çekmiş. Tolgay, haylazlıktan haz eden Tugay'a tatlı-sert müdahalelerde bulunuyor, ben de bu sevimli çocuğu onun elinden almaya çalışıyorum. Sarı vosvosları var, Tolgay kullanıyor, denize gidiyoruz hava açınca.
Tugay henüz okulunun voleybol takımında, futbola ilgisi belirsiz.
Yıllar geçiyor. Ankara'da ihtisas yapıyorum. Eski üçlünün ortak arkadaşı, Trabzon'un yetiştirdiği en büyük Fenerbahçeli (!) Turgay, bir gazete kesiği gösteriyor, Galatasaray altyapısında bir yıldız yetiştiğine dair. Adı Tugay. Trabzonspor altyapısından çıkan Tugay, Galatasaray formasıyla başarılı oluyor, Trabzonluluğu hemen hiç hatırlanmadan, kendisi de pek umursamadan. Sonra özel yaşamındaki sıkıntılar nedeniyle Trabzonspor'a gelme olasılığı konuşuluyor ama o doğrusunu yapıp Ada'ya uçuyor.
Aslında Trabzonspor'un en çok ihtiyaç duyduğu oyuncu tipi Tugay. Böyle bir değerin nasıl kaçtığı tartışılıyor bazen. Onu İstanbul'a camianın günah keçilerinden Özkan Sümer'in götürdüğü söyleniyor. İsimler kesişiyor...

Trabzon'un kayıpları
Futbolu büyük bir teveccüh görerek bırakan Tugay'ın adı bu kez Trabzonspor antrenörlüğü için geçerken, o kadroya altyapıdan dönem
arkadaşı Metin Diyadin geliyor. O da Trabzonspor'da hiç oynamamış bir beyefendi ve lider oyuncu. Özkan Sümer'in kurduğu ve yıllaryılı başından ayrılmadığı altyapıdan A takıma Tugay ve Metin gibi lider oyuncular çıkmıyor pek. Bir tek Fatih ki iç yapısından dolayı iki kez ayrılıyor. Özkan Sümer'in başkanlığı döneminde bir kez yuvaya dönen ve müthiş performans sergileyen Fatih, altyapı kökenli bir başka büyük kaybı bu kurumun. Yurt dışında çok büyük kupalar kaldırıyor ama gelişemiyor. Birbiriyle alız görünen olayların ilişkisini aramaya holizm deniyor. Sadece isimlerin kesiştiği değil, aslında her şeyin bir diğerini etkilediği bir öykü aktardım size. Bizim küçük Tugay sırrı Britanya'da buluyor. Koca Trabzonspor ise hâlâ arıyor.