Genç ve 'Necip'

Ligin ilk on haftası dolmadan neredeyse açık ara geriye düşmüştü Beşiktaş. Mustafa hoca herkesi iki kere yanıltacak bir açıklama eklemişti 'bekleyişindeki!' kırılganlığına; '25. hafta görüşürüz!' Hafta sayısı deneyimli teknik adamın dediği yere ulaştı. Kartallar da lig zirvesindeki şampiyonluk yarışının en güçlü ortaklarından bugün. Ligdeki mücadele bir savaş stratejisi gerektiriyorsa bu stratejinin 'öteki' hesaba katılmadan yapılamayacağı da bir gerçek. Öteki olmayı kabul etti Denizli ve bütün yalpalamalara rağmen ligin son virajına girilirken üst ilk beş takım arasındaki yerini perçinledi. Maç bir kapışma havasında başladı, bu doğru. Ama bu kapışmadan 'tesadüfleri iyi değerlendirenin!' galip çıkacağı da bir başka doğru. Tamam Belediye 'çok eksikli' Kartal'da sadece Ernst yok. Yerine Necip görev almış... Bir artı daha Mustafa Denizli hocaya... Bu da bir başarı değil mi? Neredeyse bütün oyuncularınız kapışma için hazır ve diri.

Yakalayınca atacaksın
Son haftalarda 'inatçı defans ve rakip yarı alanda faul' taktiğiyle yürüyen Büyükşehir, Beşiktaş'ın 'ablukası' karşısında durmak zorunda kaldı. Evet; tesadüf iki topla golleri bulan Beşiktaş'a bu maçı yine de Belediye'nin 'dikkat dağınıklığı!' verdi diyelim. Ama orada; o tesadüfi topların gol olmasını sağlayacak hazırlık ve diri bekleyiş de Beşiktaş'ta vardı. İşte bu ayrım noktasıydı şampiyonluğa oynayan bir takım için Yakalayınca atacaksın!' Yakaladığını attı Beşiktaş. Bir o kadar da kaçırdı. Oldukça verimsiz ama mücadeleci bir maç izledik son dakikaları tribün gösterilerinin sıcaklığında geçen maçta. Galibiyet varsa Beşiktaş taraftarının tadına doyum olmuyor. Ama Liverpool maçını elbette ki unutmuyorum- Yine ortamı ısıttılar anıların penceresinden havalanıp; 'Alen sahaya üçlü çektir Kartal'a!'