Zor zanaat
- Hakan Dilek Yazıları
- 26 Mart 2009, 22:34:35, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 17:31:48
Milan'ın burçlarında
Milan başkanı 'yaşlandı artık bıraksın' denen Baressi için 'O, Milan'ın burçlarına çekilmiş bir bayrak gibidir. Onu oradan indirmeye kimsenin gücü yetmez!' demişti. Aynı şeylerin Bülent için de söylenmesini isterdim. Dünya üçüncüsü ekibin gollerinden birini atıyordu. Kafayı vurdu ve yere yuvarlanırken topun ağlara gidişini izliyor, bir yandan da yumrukları sıkılı kollarını sevinçle havaya kaldırmaya çalışıyordu. Artık futbolcu değil, teknik direktör. Futbol oynadığı dönemde iki kez derdest edilip geri çağrıldığı kulübüne nasıl olduğunu bilmediğimiz bir anda ve biçimde teknik adam oldu. hem de garip bir iki çalıştırıcılık deneyiminden sonra (Kayseri Erciyes, Gençler ve Bursa). Bu işe futbol oynadığı dönemlerde hiç kafa yormadığı belli Bülent hocanın. O kadar ki dünya kadar eğitim aldığı halde 'çocukça' hatalar yaptı son haftalarda. Özellikle Avrupa macerasında ve Lincoln olayında.
Bin bir türlü hali var
Artık başka bir dil konuşturmalı Korkmaz. Başka bir duruş, başka bir vücut dili. O çok beğendiğim hırsının yanında itiraz hallerinin 'itici görüntülerinden' sıyrılmış olmalı. Yedek kulübesini tekmelemiyor, patronaj havaları yok, hakemlerin burunlarına kadar girip ortamı germiyor. Tamam belli ki başka bir şey gerektiğini anlamış. Ama bunun tam olarak ne olduğunun farkında değil. O nedenle 'bu işin adamı değil, eziliyor' diyenler haklı çıktı. Tamam zor zanaat antrenörlük. Bin türlü hali var. Tam da bu bin türlü halin ayırımındadır Korkmaz; yoksa şampiyonluk ham bir hayal olur Galatasaray için. Ve o istatistikleri adama 'yedirirler' bu 'insafsız-tahammülsüz' ortamda...