Helal olsun

O kapıdan geçti Galatasaray. Kewell geriye çekildi Emre oyundan atılınca -İşte hep korktuğumuz o an- Bir ara Hamburg irisi soldan geldi. Sabri vücuduyla yapıştı; faul. Kewell bitti olay yerinde. Eliyle tarifledi durumu. Bir koluyla uzun, bir koluyla Sabri'nin başını tutarak kısayı gösteriyordu. Usta şöyle diyordu aslında: 'Bu kadar küçük adam bu Hamburg irisine nasıl faul yapsın!' İşte onu gösterdi G.Saray maç boyunca, eksik olabiliriz ama akılcılık nasıl bir şeydir onu. Çok sevmem böyle konuşmayı ama 'helal olsun size!' dedim. Bir tek korkum vardı maç öncesi; adamlar çok iyi konsantre olmuşlardı, bu onların varlık yokluk maçıydı ve turuncular kulelerinden yoksun çıkacaktı maça. Ayhan ve Barış'a iki kere daha fazla iş düşüyordu, yaptılar. Emre için ne diyebiliriz ki en verimli adamıydı takımın. Yazık, resmen yazık. Volkan gerçekten iyi oynadı. Hakan Balta ancak bu kadar yerinde ve soğukkanlı olunabilirdi. Sabri ancak bu kadar mücadeleci, Arda ancak bu kadar iyi kullanabilirdi bir futbolcu kendisini. Ah Lincoln ahh! Uslanmaz hayta. Oyundan alındığın andaki tepkini nereye koyacağız bir düşün. Ve o gamsız Nonda tabii ki. Aşırtma vuruş o pozisyonda ancak bu kadar kötü yapılabilirdi. De Sanctis, gol dışında kötü olduğunu kim söyleyebilir. Çıkardığı pozisyonda ne kadar dikkatliyse yediği pozisyonda o kadar dağınıktı. Bir tek Baros olsaydı diye geçirdim içimden. İri Hamburgluları peşine takıp götürecek bir Baros ama Nonda bunu yapamadı işte. Maç Nonda'yı o ara toplarla buluşturma düşüncesi üzerine kurulmuştu daha başlarda ama olmadı. Yapılacak bir tek şey var şimdi; rövanşta bol gollü bir moral karşılaşması izletmek futbolseverlere. Tekrar tekrar helal olsun size demek geliyor içimden. Büyük iş başardınız. Ali Sami Yen'de ne mi olur? Düğün bayram. Sonra? Sonrası iyilik güzellik işte...