Aynı yerde...

Bu maçtan aklımda şunlar kalmış.... Birbirlerini itip kakan futbolcular, kaydıkları yerden kalkamayanlar, her pozisyonda rakibin aşiline tendonuna giren asabi topçular, gergin hakemler, kaçan goller, kalecilerin şefkati... Peki futbol? Onun için çok konuşamıyoruz. Bu kadar aynı takım kapışması izlemedik herhalde son zamanlarda. Aynı periyota sığdırılmış biçimde defalarca karşı karşıya geldi iki takım da... İnsan aynı yolda aynı insanla bu kadar karşılaşsa usanır değil mi kardeşim! Üç kere aynı yerde aynı adama selam verseniz dördüncüsünde şöyle demez misiniz? "Eh be kardeşim!" Kesin böyle bir muhabbet geçer aranızda. Galatasaray-Sivasspor da böyle bir halde çıktılar bu karşılaşmaya. Maçı izliyorum içimden şarkılar geçiyor; "Karlar düşer / düşer düşer ağlarım!" Hava buz kesiyor. Yıldız ikram modunda; iki pozisyonun birinde direğe çarptı, diğerinde ıskaladı. Bir tek o mu? Ümit Karan da önceki maça nazire yapacaktı ama Arda'nın ağzına attığı topu kaleciyle aut çizgisinin arasına girip dışarı atmayı becerdi. Becerikliliğinin nerede olduğunu bilmesek ve formasının arkasındaki ismi sökemesek olur bunlar diyecektik ama belli ki Karan bir önceki maçta kalmış. Böyle bir golü kaçırmanın açıklaması ancak bir 'konsantrasyon yokluğuna' bağlanabilir, eksikliğine değil!
Birbirleriyle yarıştılar
Galatasaray'ın eksikleri herhalde bu periyotta ziyan (!) edilmek istenmiyor ki ortalıkta pek görünmüyorlar. Peki bu takımın kurgusu için ne konuşacağız? Bir sınavdan mı geçiyor turunculu yedek topçular? Sakatlık, olmadı kırmızı kartlar... Sivaspor'un ketum futbol oynadığını hâlâ söyleyebilir miyiz? Söylesek söylesek şunu mu deriz yoksa: "Lider takımı eksik kadroyla zorluyoruz!" İki takım da ama bakın tekrar söylüyoruz iki takım da bol gollü bir galibiyetle ayrılabilirdi bu maçtan. Gol kaçırma yarışı uzatmalara kadar gitti. Ağır aksak, itidalli ve kontrollü bir ilk uzatma yarısının ardından gelen ikinci uzatma da 'top ağlarla kucaklaşamadı!' Bu kez nazire yapan Sivasspor'un 'Yıldız'ı oldu. Kaptan biraz gerildi maçın sonlarına doğru o da nasibini aldı kırmızı karttan... Ama söylüyorum bakın; bu son olsun...