Türk malı tribün
- Hakan Dilek Yazıları
- 04 Aralık 2008, 02:08:34, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 16:20:02
Baros'un inadı inat
İkinci yarı için yapılacak bir tek şey var; Herthalı topçuların göstere göstere yaptıkları faullere karşı dirençli olacaklar ve ileride biraz daha çabuk çoğalacaklar. Skibbe bu kez Mehmet Topal ve Barış kartlarını kullanıyor. Servet bıçak gibi, aman böyle devam etsin. Rakip, kifayetsiz girişimlerde bulunuyor. Kifayetsiz çünkü Meira ve Hakan dipdiri, Sanctis dikkatli... Galatasaray'ın top kayıplarını düşürmek ve daha atak oynaması gerekiyor... Biraz zayıf kalıyoruz ataklarda ama Baros'un inadı inat. Penaltının güzelliğiyle soluklanıyoruz. 80'inci dakika var ki ne kadar hazır ve kazanma isteğiyle dolu olduğunun göstergesi bu anlar işte Galatasaray'ın. Yine bir top kapıyor Arda, ve Baros'u hareketlendirmek istiyor. Arda ne kadar kurnaz ise Baros o kadar istekli ama kısa düşüyor top. "Olsun" diyorum içimden olsun; 80'inci dakika ve hâlâ diriyiz. Ve Kewell bütün ustalığını konuşturuyor cetvel çizimi ve gönyeli paslarıyla... Baros diyorum ligde de bu kadar etkili olsa... Yani demem o ki bütünüyle bir çizgi çekiyor Galatasaray UEFA ile arasına, futbol böyle oynanır... Hele de gurbette... Hele de Türk malı Alman tribünlerinin önünde!