Maksat spor olsun
- Hakan Dilek Yazıları
- 19 Kasım 2008, 22:45:19, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 17:25:51
Buna da 'terör' derler
Foe ilk değildi, tek de olmayacak. 1980'lerde Eskişehirspor'un genç milli kalecisi Sinan askerden geldiği gün çıktığı idmanda kalp krizi geçirip ölmüştü. Sahada biten başka bir örnek de yakın zamanda yaşandı, Muğlasporlu bir genç 'göğüs istobu' yaparken düştü sahaya. Trafik kazalarından ölenleri vaka-i adiyeden sayar olduk. O ölümler başka bir terörizmin mağdurları. Derdimiz sağlık kontrollerinin yetersizliği. Futbolcuların ülkedeki statüleri zaten belli değil. Galatasaraylı Arda "Büyük stres altındayız. Maç kaybetme endişesi taşıyoruz. Baskı var. Bununla baş etmek kolay değil!" mealinde şeyler söyledi. Futbol lordlarının tribünlere tünediği bir dönemde aşağıda, çim sahada vuruşanların sağlığını hiçe saydığını biliyorum. Çim sahanın lordlarının da bunu sadece sahada kalpleri duracak gibi olduklarında hatırladıklarını da ama... Artan rant, öyle korkunç boyutlara ulaştı ki az müsabaka bile yapsa o zaman dilimine sıkıştırılmış mesaisini 'en iyi, en yarışmacı ve en emre amade' şekilde geçirmek zorunda futbolcu. Peki sosyo-kültürel gereksinimleri? Onları es geçiniz! Bundan sonra da sahada yığılıp kalmalar olacak göreceğiz. Gencecik insanların bu kadar erken yaşlandığı bir süreçte kendini kanıtlama çabasının bu kadar arsızca yaşandığı bir süreç daha yaşanmadı. Maksat spor olsun deyimini çoktandır kullanamıyorum. Maksat 'spor' olmaktan çıkalı çok oldu çünkü.