Dağ başını...
- Hakan Dilek Yazıları
- 24 Ekim 2008, 01:14:30, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 16:23:08
Çin Seddi bile aşılırdı
İkinci yarı başlayacaktı çünkü. Başladı. Başlamaz mı olaydı ne? Dünyaları kaçırdı Galatasaray. Şu İspanyol asilzadesi kalecimizdeki ciddiyetin yarısı Lincoln'de olsa, kol bacak girecektik rakip kaleye. İkilersek bizi kimse tutamazdı. Ayhan çıktıktan sonra bir hoş olduk usta. Ne önemliymiş değil mi orta sahasız Galatasaray için. Meira nasıl sıkıştı onun yokluğunda. 80'de yorulma emareleri göründü Turuncularda. Nonda girecek, biraz hareketlenecektik güya. Ne mümkün ve hatta namümkün. İlk yarıdaki diriliği yok takımın. Arda-Kewell iklisi ustalıklarını ortaya koyuyorlar ama yine olmuyor. Nonda garip bir tutukluk içinde oyunun kalan kısmını tamamlıyorken gol pozisyonlarını cömertçe harcıyoruz. Maçı anlatan arkadaşımız bir ara şöyle bir şeyler söylüyor; 'Bu kadar paslaşmaya Çin Seddi aşılırdı ama Yunan ekibinin defansını aşamıyoruz!' Aşamıyoruz evet. Bütün ceza sahası atraksiyonlarımız sonuçsuz kalıyor. Bütün gol girişimlerimiz o hınzır sette eriyor. Halı saha maçındaki kadar rahat indiğimiz rakip aut çizgisinden bir türlü istediğimiz sayıları üretemiyoruz. Ama bir şey var ki her geçen gün çok daha iyi oluyoruz. Ne demiştik; cevvaliyet ama çocukluk, şımarıklık değil ciddiyet... Biraz daha...