Tehlike kapıda!
Yenilse bile Fenerbahçe'nin gruptaki pozisyonunu değiştirmeyecek bir maçtı.
En kritik lig virajında orta sahayı gençlerle oynamayan teknik adam bu kez öyle yapmadı.
Ne yaptı; yine "beşli" oynadı.
Ne oldu; yine rakip kaleye gidemedi.
Neden gidemedi; çünkü topu rakibe verdi. Hızlı hücum yaptı mı; ilginçtir, kontratak oynayıp da, kontaraatak yapamayan bir takım vardı. Peki "Beşli"deki ısrarı neden; inat yapıyor muhtemelen. Rizespor'u yendi ya, hep öyle olacağını sanıyor. Halbuki skor sistemden değil, oyuncularının becerisinden kaynaklandı.
Peki, neden tehlike kapıda?
İşte kritik nokta burası… Öyle veya böyle; Fenerbahçe lider Trabzon'un 12 puan gerisinde ve O'nu tehdit eden tek takım. Son dört haftayı kayıpsız geçmesi halinde, puan farkını kapaması muhtemel.
Ama yaşananlardan ders almayan, yetersiz olan, önceliğini gol yememek yapan bir hocası var.
Tedbirli olmak iyi değil mi?
Duruma göre. Eğer elinde Sosa, Gustavo, Mesut, İrfan Can gibi orta sahalar varsa, topa hükmedersin.
Bu da peşinden pas oyununu getirir. Sonuçta oyuna sen karar verirsin. Bugünkü seçimde, topun arkasından koşuyor oyuncuların.
Yani; karar rakibin, sen fırsat bekliyorsun. Bu akıl ile Gaziantep'e gidersen, yine elin boş döneceksin, belki de sezona mal olabilecek fırsattan olacaksın.
Ne yapmak gerekiyor?
Fenerbahçe'yi biz yönetmiyoruz.
Kararı, "yetersizi" göreve getirenler verecekler. Son virajdalar, fırsatları kaçırıyorlar. İyi bir takım kurdular, bozuk para gibi harcanmasını seyrediyorlar. Demek ki; bu işten bu kadar anlıyorlar… Dün geceki maçın 15'er dakikalık rakamlarını incelesinler, Pereira'yı neden "yetersiz" bulduğumuzu anlarlar. Şu bir gerçek; Fenerbahçe yönetilmiyor, savruluyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.