Dönüm haftası
- Gürcan Bilgiç Yazıları
- 25 Eylül 2019, 23:28:22, Güncelleme: 26 Eylül 2019, 08:18:02
Sert bir konuşma yaptı tepkilerle ilgili ama içinde hiç özeleştiri yoktu.
Beşiktaş taraftarını hamasetle yönetmeyi deneyerek, başka başkanların da yaptığı "kibir" hatasına düştü. "Tek büyük var" dedikten sonra, bütçede ve takımda küçülmeye gidildiğinde, sonuçların da istikrarsız olması doğal. Ama bunu taraftara anlatamazsın.
Yine de uçurumun kenarından aldığı kulübe bir stat ve yine ödenmemesi mümkün olmayan borçlar bırakarak ayrılıyor. Çok iyi yönettiği transfer politikasına rağmen, geride kum da bırakmadı.
Herkes eteğindekini döktü. Şimdi oyuncular konuşacak. Peki, bir dönüm maçıyla karşı karşıya mıyız?
Fenerbahçe'nin kazanması, Galatasaray'ı krizin eşiğine getirir. Sadece ezeli rakibe kaybetmek değil, üç gün sonraki PSG maçı da baskıyı arttıracaktır.
Çarşamba gününe çok farklı bir gündem veya tartışılan bir Fatih Terim ile başlayabiliriz.
Ersun Yanal, sakatlarının (Moses, Hasan Ali, İsla) dönmesi ve iki yeni transferiyle Galatasaray planlarını yapacak. Mevkisinde oynatamadığı oyuncular nedeniyle (Dirar, Ozan, Deniz Türüç, Jailson)) oyun veriminin düştüğünün farkında. Şimdi bu zorunluluktan vazgeçebilir.
Zor bir statta, seyirci baskısı kendilerinin ve hakemin üstündeyken, dinamikleri kendi tarafına çekmesinin en kısa yolu, öne geçmek. Bu yüzden ilk dakikalardan itibaren kendi oyununu kabul ettirebilecek mi?