Dost derbisi

Futbol ilginç ve bir o kadar da keyifli bir oyun... Beşiktaş- Kayseri maçının başlama vuruşunu beklerken Ertuğrul Sağlam'ı düşündüm... Bir yanda geçmişi, diğer yanda geleceği Profesyonellik rakibi yenmeyi gerektiriyor. Ertuğrul Sağlam'ın kazanma hırsı kadar, kadrosunu zenginleştirerek büyük hedefler koymuş Kayseri'de sarı-kırmızılı futbolcular duygularını bir kenara bırakıp formanın hakkını verdiler. M. Topuz'u ve G. Ünal'ı satmayarak kadrosunu koruyan Kayseri'nin takviyelerle daha da güçlendirilmesi, önemli bir gelişme. Çünkü ülkenin en modern 33 bin kişilik stadını Beşiktaş'ın rövanş maçına yetiştirecek olan Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'nin bu vizyonu Kayseri'yi futbolda kalıcı yapacağı gibi, Türk futbolunada bir ivme kazandıracak.

Şaşkın Higuain
İlk yarı iki takım açısından dengeli bir karşılaşma izledik. Özellikle orta sahada topun kontrolünü Beşiktaş eline almakta zorlandı. Bunda Kayseri'nin oturmuş yapısı kadar Zürih maçının yorgunluğu da hissedildi. Buna ek olarak Ricardinho ve Tello'nun bulunduğu sol tarafın durgun yapısı de eklenince misafir takım üzerinde üstünlük sağlanamadı. İkinci yarı Ertuğrul Sağlam İbrahim Akın ve Mehmet Yozgatlı'yı oyuna alarak çok doğru iki hamle yaptı. Ancak Bobo gününde değildi. Arkadaşlarından kopuk hali Beşiktaş'ı hatta tribünleri de strese soktu. Hakem Kuddusi Müftüoğlu'nun geç kalan ve bazen şaşıran düdükleri de bu gergin ortama katkısı oldu. Son 15 dakikada oynayan Higuain sahada, kendisinden önce giren martı kadar şaşkındı... İyi niyeti, karambole dönen maçta gösterebileceği tek özelliği oldu. Sağlam'ın ilk darbesini eski takımından yemesi bana göre gecenin en hüzünlü özetiydi.