Maç onbeşinci dakikada bitti. Konyalı oyuncu Hadziahmetovic'in aptalca desem olmaz çünkü futbolcu akıllı adamdır ne diyeceğimi bilemiyorum. Takımı sattı desem o da olmaz öyle takım satılmaz. Yani nereye soksam çuvala sığmıyor yaptığı halt. Zaten Konya çok güçlü bir takım değil. Bir de Beşiktaş gibi bir takıma karşı on kişi oynarsa olacağı bu. Siyah-beyazlılar ne yaptılar, aldıkları her topu kendi aralarında gezdirdiler. Rakip de bir kişi eksik. Bir de gezdirdikleri o toplarla çok çabuk yön değiştirdiler. Soldan sağa ve sağdan sola çabuk toplar gidince Konya defansının balansı bozuldu ve fark geldi. Aslında ikinci yarı oyunu Konya da bıraktı, Beşiktaş da bıraktı. Altmışıncı dakikada maçı seyrederken aklıma şu geldi; O dakikada hakemlere, futbolculara, teknik adamlara deseler ki; bu maç 3-0 doksan dakika oynanmış gibi bitsin, inanın bir kişi hayır demezdi. Çünkü 3-0'dan sonra seyredenlere de oynayanlara da müsabaka angarya haline geldi.
***
Hakem Hadziahmetovic'in rakibe yaptığı kasıtlı hareketi önce sarıyla cezalandırdı. Sonra VAR'dan ikaz geldi. Gitti gördü ki doğru karar kırmızıyı gösterdi. Aslında o pozisyonda net kırmızıyı hemen vermesi gerekirdi. Peki sonra ne oldu? Bu sefer Vida rakibine bir hareket yaptı. Buna sarı kart gösterdi. Peki VAR ne yaptı? Demek ki o da kırmızı demedi, hakemi ikaz etmedi. İşte birine farklı birine farklı yaparsanız olacağı bu.
***
Bir cümle de Burak Yılmaz'a yazalım. Dün gece iyi işler yaptı. Attı, attırdı. Ama kendisini attığı iki pozisyon da adına yakışmadı. Bu kadar iyi işler yaptıktan sonra pozisyon dilenciliği yapma. Antipatik geliyorsun.