Süper!
- Erman Toroğlu Yazıları
- 23 Şubat 2020, 00:30:19, Güncelleme: 23 Şubat 2020, 06:50:10
Teknik adamların artıları ve eksileri, futbolcuların artıları ve eksileri vardı, hakemin artısı vardı, eksisi yoktu. 2 numaralı yardımcının 2 tane eksisi oldu, o kadar. Böyle bir maçta da bu kadar hata olur derim.
Öncelikle Fırat iyi maç yönetti.
Herhalde tehlikeyi sezinlemiş olsa gerek. Şunu net söylüyorum, bu Türkiye'deki hakemleri zorlayacaksınız. Her an bunlara "Sana maç vermem, seni alakasız maçları gönderirim" diyeceksiniz ve bunu uygulayacaksınız. Bunlar zoru görünce bakıyorlar ki, iş böyle olmayacak!
***
Nitekim 2-1 öne geçene kadar Beşiktaş hatasız futbol oynadı. Peki Trabzonspor bu Beşiktaş'ın hatasız futboluna yardım etti mi? Hem ne net, köküne kadar. Çünkü Trabzonspor'un teknik adamı Hüseyin Çimşir, takımı 2-1 geriye düşene kadar tiyatro seyreder gibi seyretti.
Koskaça 90 dakika Trabzonspor 9 kişi oynadı. Guilherme ve Sturridge yoktu! Bu iki oyuncu takımlarını resmen 2 kişi eksik oynattılar. Bunu biz seyrederken gördük, Hüseyin Çişmir göremedi. 2-1 öne geçtikten sonra bu kez de Beşiktaş kontrolsüz oynamaya başladı. Daha doğrusu şaşırdılar. Hücum mu edelim, defansa mı önem verelim! 2-1 öne geçtikten sonra büyük takım bu maçı berabere bitirmez. Bunda Sergen'in de hatası vardı, futbolcuların da..
Tabiiki Sergen'in bir şanssızlığı mı diyelim, kaybı mı diyelim; elinde olmayan bir noksanı var. Kim bu, Trabzonspor'daki Sosa! O Sosa, takımı iki eksikle oynamasına rağmen dirençli tutmaya gayret etti.
***
Çünkü Trabzonspor'da kaleci Uğurcan ve forvet Sörloth çok iyi oynuyorlardı. Kaleciye çok top geldi, çıkarttı, çok iyi göründü. Sörloth'a çok top gelmemesine rağmen Norveçli oyuncu 2 top geldi ve maçın neticesini belirledi.
Bu Beşiktaş'ın getirdiği toplarda Beşiktaş'ın santrforu Sörloth olsa ne olurdu? Herhalde Trabzonspor için facia olurdu, yedikleri golleri çuvalla alıp götürürlerdi Trabzon'a.
Trabzonspor'da yük her futbolcuya eşit binmiyor. Bunu çözecek adam da takımın teknik direktörüdür.
Sergen için çok fazla bir şey söylemeyeceğim ama şunu söylemeden de geçmeyeceğim.
Aldığı takıma, bir önceki teknik direktörün oynattığı oyundan çok daha fazlasını oynatıyor, üstelik aynı kadroyla. İnşallah böyle devam eder.
Bunun benzetmesini 'Takım Oyunu' programında şöyle yapmıştım. Araba aynı, motor ve şase aynı, lastikler aynı, gittiğin yol aynı... Aracı önce başka bir şoför kullandı, gönderildi.
Aynı arabayı şimdi başka bir şoför kullanıyor, Sergen Yalçın... Eğer Sergen hoca takımına dün akşamki gibi futbol oynatırsa, Beşiktaş seyircisi onu her zaman her şartta kabul eder, bağrına basar, stadı tıklım tıklım doldurur.
Ben bu Beşiktaş'tan keyif aldım, inşallah aynen devam ederler.
Bakmayın beraberliğe, futbolda bunlar olabilir.