Aynaya baksın
Gergin bir maç oldu. Aslında hiç gerilmeyecek bir maçtı. Ama maçı bu gerginliğe getirenler hakemle yardımcıları...
Neden? İki metre önünde penaltı pozisyonu var. Gustavo rakibinin ayağına basıyor; sarı kart penaltı...
Ver penaltıyı hiç kimse bir şey diyemeyecek. Ama sen gördüğün halde cesaret edemiyorsun. Bu sefer devreye VAR giriyor.
Sen VAR'a gidersen kafanda penaltı olduğunu biliyorsun. Kamera zoom yaptığında, yüzün 'Allah'ım yakalandım' şeklindeydi. Penaltıyı attırıyorsun bu sefer yardımcı sahneye çıkıyor. Kalecinin 1 metre öne çıktığını söylemiyor. İş yine VAR'a gidiyor.
Bu arada oyun başlıyor.
Fenerbahçe gol atıyor. Fenerbahçe attığı gole 'ofsayt' diyenler var. Ama ondan önemlisi VAR zaten ihlali verdi. Penaltı vuruşunda kalecinin ayağı çizgide olacak. Bunlar yüzünden maç gerildi. Hiç gereği yokken... Bu hakem açısından...
***
Teknik direktörler açısından bakalım bir de... Göztepe takım olarak Fenerbahçe'den daha iyi oynadı. Daha diriydi. Daha tehlikeli akınlar yaptı. Yani Göztepe Teknik Direktörü sınıfı geçti.Ersun Yanal'a dönelim. Maçın başında Max Kruse, Göztepe defansının ikram ettiği topu 35 metre süremedi. 10 metre arkasındaki rakibi topu ağından aldı.
Güçsüz. 5 dakika sonra bu sefer yandan bir orta, kale sahası içinde topu tutsa her tarafa topu vurur.
Ama dibine girdi; üstten auta attı.
Göztepe defansı gibi... Fenerbahçe 90 dakika bu oyuncu ile 10 kişi oynadı. Peki Ersun ne yaptı? Biz nasıl bir maçı seyrediyorsak o da takımını seyretti!
Fenerbahçe hücuma çabuk çıkamıyor. Çabuk çıkamayınca, Göztepe onlardan daha çabuk topun arkasına geçip kalesini savundu. Buna mukabil Göztepe hücuma çabuk çıktı.
Fenerbahçe'nin arka tarafını hep eksik yakaladı, bayağı da pozisyonlar buldu.
Dün gece; iki isim sınıfı geçti; iki isim sınıfta kaldı. Sınıfta kalanlar:
Ersun Yanal ve Abdulkadir Bitigen...
Sınıfı geçenler: İlhan Palut ile VAR hakemi Fırat Aydınus... Ersun Yanal, kimseye kabahat bulmasın; aynaya baksın. Göztepe'nin ise gittiği yol doğru...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.