Defansta sıkıntı var
Öyle söylendi, böyle yazıldı ama Beşiktaş'ın çift stoperi bu maçta büyük sorun oldu. Hadi biri yeni, diğeri-yani Necip eski... Topu aldıktan sonra bir an evvel orta alana çıkarmayan, tehlikeli alanda sağına soluna bakan, kaptırmaya uğraşan adam Necip!
Sen zaten süratli değilsin, çabuk da değilsin. O alanda top kaptırırsan ancak nal toplarsın! Aldın topu ver orta sahaya, arkadaşlarını da buna zorla... Onlar oyun kursunlar; sen oyun kurmaya kalkma...
Tamam; Mario Gomez ilk yarı 3 tane gol kaçırdı ama aynı Gomez'i ancak o kadar ceza alanına sokabildi Beşiktaş!
Dikkat edin; bu Gomez en az 8 defa orta sahaya top çıkartmaya geldi. Gomez'in orada işi ne; enerjisini orada niye harcarsın? Bunu harcayan kim; Beşiktaş defansı!..
Peki yalnız bu mu? Olcay çıkana kadar Beşiktaş 10 kişi oynadı. Ben size soruyorum: Hakem Olcay'ı 1. dakikada atsaydı; çıkana kadar da Beşiktaş 10 kişi oynasaydı ne fark ederdi? Olcay çıkıp da yerine oyuncu girene kadar zaten Beşiktaş 10 kişi mücadele etti.
O çıktıktan sonra 11'e 11 oynandı. Bu eksiğe neden olan adam kim; yere göğe sığdırılamayan Şenol Güneş!
Aslında Başakşehir 2-0 öne geçtiği maçı 3-4'e getiremiyorsa; suçu kimse de aramasınlar.
Beşiktaş'ın orta sahası ve arka tarafı kevgir gibi olmuş. Sok araya topu, her pozisyon gol olsun. Niye farkı açamadılar; Beşiktaş'a bu kadar gol atacaklarına inanmadılar.
Beşiktaş bir maçı Ankara'da Osmanlı karşısında çevirdi. Bir de bu maçı çevirdi.
Eğer yarın şampiyon olursa bu maçlardan aldığı 4 puanla olacak.
Gomez, gol kaçırmasına rağmen o pozisyonlarda iyi şeyler yapmaya çalıştı. İkisinde son vuruşu yapamadı. Ama Beşiktaş'ın stoperlerle-orta alan arasındaki bağlantıyı doğru kurması gerekir.
Başakşehir duran toplarda başarılı bir takım ve Beşiktaş duran toptan gol yiyor! Çünkü Beşiktaş'ın defans hattında hava toplarında zaaf var. Yan toplarda kaleci de öyle... O zaman şampiyonluk yarışında bu zaaflarından dolayı çok puan kaybedebilirler.
Çok kaliteli bir maç olmadı ama heyecanı yüksekti. Zaman zaman tempo oldu. Seyredenler seyrettikleri filme verdikleri parayı herhalde helâl etmişlerdir.
Zaten hedef de bu olsa gerek. Ama biz hep galibiyet, hep tuttuğumuz takım üstte kalsın isteriz; o da başka bir olay.
BATDAL'IN SUÇU DEĞİL!
Hakem tamamen ortadan çaldı. Mehmet Batdal'a bir sarı kart kullandı.
Bu kartı, 'koluyla rakibine hareket yaptığı için kullandıysa' yanlış. Çünkü Batdal aynı pozisyonu bir daha yaptı ki hakem orada sarı kullanmadı. Eğer aynı pozisyonlarda pozisyonu kesiyorsan, taktik faul yapıyorsan, o zaman doğrudur. Futbolcunun 'fizik üstünlüğü var, boyu yüksek, havaya çıkan pozisyonlarda rakip altta kalıyor' diye kısa boylu adama avantaj sağlamak oyun kurallarında yok. Uzun boylu olması adamın suçu mu!
PALABIYIK DÜRÜST
Şu var; iki takıma da verdikleri mücadeleden dolayı teşekkür etmek lazım. Sahanın içinde de futbolcular, futbolun dışında hareketler pek yapmadılar. Zaten maçın hakemi de ona müsaade etmezdi. Çünkü Ali Palabıyık şu anda Türkiye'deki maçlarda en düzgün ve dürüst düdük çalan hakem... Daha da önemlisi futbolcular ve teknik adamlar bu hakeme güveniyorlar. Bir hakem için de en önemli şey budur
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.