Aysal sisteme uydu

Galatasaray Kulübü'nde sistemi değiştirmeye geldi Ünal Aysal.
Ancak sistemi değiştireyim derken, o da sisteme uydu.
Ünal Aysal'ın en büyük hatası burada oldu. Bataklığı düzeltemeyeceğini anlayınca konuşmaya başladı. Yani o da işin kolayını seçti.
Aysal, Galatasaray Kulübü'nde sistemi değiştirmeye geldi... Şahısların değil, sistemin kavgasını yapmaya başladı.
Ama bu sistemi değiştireyim derken kendisi sisteme uymaya başladı. Futbol öyle bir camia ki, eğer dikkat etmezsen her an teyakkuzda bulunmazsan ayaklarının altından kayar gider.
Ortam hazır değil
Peki Ünal Aysal'ın istediği sistemi yapmak için Türkiye'de ortam hazır mı?
Bence değil. Fazla uzağa gitmeye gerek yok, geçen yıl Galatasaray, Fenerbahçe'nin stadında şampiyon olduğunda kupayı alamıyordu.
Çünkü vermiyorlardı. Kimdi vermeyen veya vermek istemeyen? Futbol Federasyonu... Stadın ışıkları söndü.
Ortalık zindan yerine döndü ve maalesef bir G.Saraylı yönetici Abdürrahim Albayrak, Başbakan'a telefon etti ve Başbakan'ın direktifiyle lig kupası G.Saraylı futbolcuların kucağına atıldı.
Bu anlattığımı Almanya'da veya İngiltere'de futbolla ilgili birine anlatsanız kahkahalarla güler ve "Benimle dalga geçme" der. İşte Ünal Aysal'ın en büyük hatası burada oldu.
Sen halı gibi çim sahada tıkır tıkır futbol oynatmak istiyorsun ama senin sahan bataklık... O bataklığı da düzeltmek senin haddinde de değil kabiliyetinde de değil.
O zaman ne yapacaksın tornistan geriye... Nitekim de öyle yapıyor Aysal.
Onun CEO'sunda bu yok
Nerede görsel veya yazılı basını görüyor hemen konuşmaya başlıyor.
Yani o da işin kolayını seçti herhalde o da yapmak istediği işin kolay olmayacağını zor olacağını hatta hiç olamayacağını anladı herhalde.
Abdürrahim Albayrak, gece yarısı futbolcunun eşini, çocuğunu hastanelere götürür. Onların düğünleri, seyahatleriyle ilgilenir...
Ama Ünal Aysal'ın kafasındaki CEO'da böyle birşey yok. Aradaki farklardan bir tanesi kestirmeden budur.
KULÜBESİ ÇOK ZAYIF OLUNCA...
Galatasaray'ın bütün sıkıntısı yerli oyuncular ve özellikle ve tabii ki ve mecburiyetten yedek kulübesi... Tahmin ediyorum Mancini, yedek kulübesine bir sağdan sola bakıyor, bir de soldan sağa... "Oynayanlardan hangisini çıkarırsam şu oturanlardan birisini alsam takımı daha iyiye götürür" diye.
Ama işin içinden çıkamıyor.
Peki bunun sorumlusu Mancini mi? 2.5 senedir Fatih Terim bu konuda ne yaptı? Galatasaraylı yöneticilerden bazılarının söyledikleri çok ilginç:
Şu anda diğer takımlarda oynayanların çoğu Almancı. Yerli oyuncuların çoğu bugün Fatih Terim tarafından milli takıma alınıyor. Ama bu oyuncuları biz iki yıl içinde Fatih Terim'in önüne hep getirdik. O istemedi ama şimdi bunları milli takıma alıyor. Anlamak mümkün değil.
Olay doğruysa Fatih Terim'in buna net cevap vermesi gerekir. Ve özellikle de konuşması gerekir. Belki de idareciler, yöneticiler yanlış beyanda bulunuyorlar.
Ne olduğunu anlayalım.
Ne dersiniz?
FENER'iN SIRRI ÇABUK OYUN VE iYi iDMAN
Fenerbahçe geçtiğimiz yıllara göre daha çabuk oynuyor. Öncelikle iyi antrenman yaptıkları belli. Ersun Yanal, hücumu sever ama geri dönüşlerde çabuk olunmazsa rakip takım Fenerbahçe defansında büyük boşluklar bulur.
Peki bunun için ne yapmak lazım? Orta alanda taktik fauller.
Peki bunu sahada çözecek ve adaleti eşit dağıtacak insan kim? Hakem...
Peki yine soruyorum; Türkiye'de bu taktik faulleri çözebilecek kapasitede hakem şu anda var mı? Bence kesinlikle yok. İşte bunun içindir ki Fenerbahçe'nin çok maçında hakemlerin sarı kart kullanımı tartışmalara yol açıyor.
Avrupa maçlarında kaliteli hakemlerde bu tartışmaları bulamazsınız.
Nitekim bunun örneklerini takımlarımız ve milli takım yurt dışına çıktığında, yani uluslararası maç oynadığında görüyoruz.
Çünkü top oynayana prim vereceksin, art niyetli olana değil. NOT: Bu taktik faulü üst üste aynı oyuncu yapmayabilir ama sen hakem olarak her oyuncuyu ayrı ayrı ikaz etmek mecburiyetinde değilsin.
Bir ikaz edersin, iki ikaz edersin, üçüncüde o futbolcu ilk faulünü yapsa
bile eğer taktik faulse sarı kartını gösterirsin.

CEVAP VER ZEKERİYA KARDEŞİM?
MHK Başkanı Zekeriya Alp, ayrı ayrı yerlerde başka başka konuşuyor. MHK Başkanı'nın konuşmaya ihtiyacı yok.
Mümkün olduğu kadar da az konuşmalı. Biz onu icraatlarıyla tanımalıyız. Türkiye'de hakemler ortada. Ne yaptıklarını herkes görüyor. En basiti hakemler korkuyorlar...
Kimlerden korkuyorlar?
Gücü, kuvveti fazla olandan... Çok fazla uzağa gitmeyin. 1.5 yıl evvel Hüseyin Göçek bir Beşiktaş maçına çıkıyor. Yılların tecrübeli yardımcı hakemi bir hata yapıyor.
Göçek de buna uyuyor.
Ama ihale Göçek'in üstüne göçüyor. Ne oluyor; 1.5 yıldır Göçek'e Beşiktaş maçı verilmiyor.
Evet Zekeriya kardeşim bir cevap ver bakalım neden verilmiyor? Ben soruyu seviyeli sordum, senden de
seviyeli bir cevap bekliyorum!...
ZAYIF TAKIMLARI SEÇTiK
Özel maçı bile zayıf takımlardan seçtik, ne olur ne olmaz... Diyeceksiniz ki daha iyi takımlar bizimle oynamak ister miydi? Tahmin etmiyorum.
Tenisçi bile karşısında iyi tenisçi ister antrenman yaparken.
Çünkü ondan birşey almak, bir şey kapmak ister bu kadar basit.
MAÇLARDAKi KOMiK GÖRÜNTÜLER
Bu yıl maçlarda çok komik görüntülere şahit oluyoruz. Hakemler, futbolcularla muhabbet ediyor, el ele, kol kola giriyor, kucaklaşıyor. Utanmasalar sahanın ortasında dans edecekler.
Bir hakemle futbolcu bu kadar samimi olamaz. İkisinin de eli birbirinin omuzunda muhabbet ediyorlar.
Bir de çay-kahve söyleyin bari. Bazıları da yerde oturan, yatan futbolcuya gidip elini uzatıyor, kaldırmak için.
O senin işin değil ki kardeşim. Çağırırsın görevlileri bakarlar.
Peki soruyorum bu hakem kardeşlerime; elini uzattığın futbolcunun birisi eline vurursa seni reddederse ne yapacaksın?
Sarı kart gösterecek misin?
Hayır... Sana soracaklar 'niye kart gösterdin' diye.
Sen de diyeceksin ki 'yerden kalkmasına yardım ettim.' Böyle bir şey hakem aleminde yok. Hem suçlusun hem güçlüsün olur...
Hem de kamuoyu önünde küçük düşersin. Eğer bu tarz devam ederseniz çok yakında bunu göreceğiz.

ETİKETLER: Galatasaray
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.