Yanılmak istiyorum

Bu gece İnönü'de ilginç bir maç olacağı kesin. Önce Porto'dan başlayalım. Sezon başından beri oynadıkları lig, Avrupa ve Portekiz Kupası'nda hiç maç kaybetmediler. Toplam 12 maçta 11 galibiyet ve sadece bir beraberlik aldı. Genç bir takım hüviyetindeler. Hücumda Walter, Falcao ve Hulk, takımın attığı gollerin yarısından fazlasını kaydeden isimler. Alvaro, Moutinho ve Fernando ise Beşiktaş'a en fazla problem çıkaracak oyuncuların başında. Son kupa maçında sakatlanan Castro'nun olmaması belki bir avantaj gibi görünse de, 25 yaş ortalamasına sahip bir takım karşısında Beşiktaş'ın işi gerçekten zor olacak. Peki Beşiktaş ne yapmalı? Esasında yapacak pek bir şey yok. Çünkü sakatlıkların en üst seviyeye ulaşması, kadro kurmakta bile sıkıntı çektiriyor. 9 sakat oyuncunun yanında, 3 tane de UEFA'ya ismi bildirilmeyen var. (Fink, Yusuf, Onur) 28 kişilik kadrodan bunu düştüğünüzde elinize 16 sağlam oyuncu kalır. Kalır ama bu futbolcuların içinde bulunan Holosko ve Nobre'nin de maç saatine kadar durumlarının bekleneceği bir fotoğraf söz konusu.

Tribünleri izleyin
Yani işin özü şu ki Beşiktaş 16 kişi ile sahaya çıkacak. Belki Schuster, 'sakatlardan bir-iki oyuncuyu kulübede oturtup, "Motivasyon yapayım" diyebilir ama ne fayda !. Elde kalanlarla yapılacak mücadeleden Beşiktaş'ın maçı kazanacağını sanmıyorum. Hani olur da, kaleyi koruyacak isim harikalar yaratır, savunma mükemmel oynar, forvet hattı da gününde olursa iş değişir. Ama bu bile zor. Zira sahaya çıkacak ilk 11, birkaçı hariç yedek kadronun oyuncuları. Bu nedenle sıkıntılı bir maç olacağı kesin. Merak ettiğim şu. Bay Schuster, Porto gibi futbolu 'playstation' misali oynayan bir takıma karşı yine savunmayı çizgi oynatma riskine girecek mi? Eğer bu çılgınlığı yaparsa, bahsettiğim oyundaki gibi çok gol izleriz! En iyisi siz siz olun ve maçtan çok Beşiktaş taraftarının yapacağı gösteriyi izleyin.