Ender Bilgin

Ender Bilgin

18 Aralık 2021 | Cumartesi

Zor karar

Beşiktaş, Sergen Yalçın ile yollarını ayırdıktan sonra teknik adam konusunda zor bir kararın eşiğine geldi. Her ne kadar ayrılış sürecinde çok kötü saha sonuçları almış olsa da, yirmi beş bin taraftarın önünde imza atan, geçtiğimiz sezon iki kupa kazanan ve arkasında büyük bir destek olan Beşiktaş efsanesinden sonra göreve gelmek de, o göreve atama yapmak da zor iştir. Diyebilirsiniz ki, "Ne zoru? Beşiktaş bundan kötü olur mu?" Ama bilin ki, ilk yenilgide tribünlerden Sergen Yalçın sesleri yankılanır. Yönetim, yeni hoca beklentileri karşılamazsa "Takımı o kurmadı, o hazırlamadı, o çalıştırmadı" diyebilir. Ama nafile. Gelecek teknik adamın öncelikle Sergen Yalçın isminin gölgesinde kalmayacak kariyer ve ağırlığa sahip olması gerekir. Aksi halde her sıkıntıda karşılaştırma yapılacak, sadece hoca değil yönetim de yıpranacaktır. Özetle, Beşiktaş yönetimi zor bir eşikte. Seçilecek teknik adamın işi kolay olmayacak. Yönetim ise vereceği kararla biraz da kendi ömrünü belirleyecek. Sevdiğim bir söz var. "Öyle bir an gelir ki tüm kararlar kötüdür, sorun sonradan en az pişman olacağınız kararı seçmektir" diye. Beşiktaş açısından durum böyle gözüküyor.

KAZAN ERKEN KAYNADI

Galatasaray yönetimi kriz yaşıyor. Bunu çözecek tecrübeli bir yönetici yok. Artık iş daha zor olacak

Galatasaray yönetiminde kazan kaynıyor. Art arda gelen istifalar henüz altı ayı dolmayan yeni yönetimde bazı işlerin yolunda gitmediğini gösteriyor. Elbette her yönetimde farklı fikirlere sahip isimler olabilir ama "derin fikir ayrılıkları" bu kadar kısa sürede kopmalar getiriyorsa o birlikteliğin güçlü temeller üzerinde kurulmadığı aşikârdır. Açıkçası mevcut yönetimde bu ve benzeri krizleri çözecek tecrübede yöneticiler olduğunu düşünmüyorum. Kriz süreçlerini doğru yönetmek herkesten önce Başkan'a düşer. Artık işi daha da zor olacak. Burak Elmas hafta içinde , "Rezan Bey Galatasaray'daki görevlerinden ve yönetim kurulu üyeliklerinden istifa ettiğini tarafıma bildirmiştir" diye açıklama yapmıştı. Üzerinden yirmi dört saat geçmeden Epözdemir, yönetim kurulundan istifa etmediğini, sadece Sportif AŞ görevlerini bıraktığını söyledi. Anlayacağınız akıl oyunları aldı başını gidiyor. Yaşanacak gelişmeler elbette başta futbol olmak üzere tüm takımları etkileyecektir. Ne demişler: Kriz garip bir canavardır. Bazen birleştirir, bazen böler. Bakalım Galatasaray için hangisi geçerli olacak?

VAH BENİM MİLLİ TAKIMIM

Bilmem takip edebildiniz mi? Geçtiğimiz Perşembe günü UEFA Uluslar Ligi'nde kura çekimi yapıldı ve Türkiye, C Ligi 1. Grup'ta Lüksemburg, Litvanya ve Faroe Adaları ile eşleşti. Doğru düzgün ne bir canlı yayın, ne özel bağlantılar, ne de haberler çıktı bu konuda. Uluslar Ligi'ni ve üçüncü kategorideki mücadeleyi kim, ne yapsın? Beni üzen asıl şey biraz daha farklıydı. Rakiplerimizi gördünüz mü? Litvanya 136, Faroe Adaları 123, Lüksemburg 93.sırada. Kimse kusura bakmasın ama bu takımlarla aynı cümle içinde geçmemiz bile gurur kırıcı. Asıl üzücü olan ise Ermenistan, İsrail ve Arnavutluk gibi bir zamanlar averaj takımı olarak gördüğümüz ülkelerin bizim üzerimizdeki kategoride yer almaları. Uluslar Ligi'ni zerre kadar önemsemiyorum. UEFA'nın bahis ve pazarlama mecralarından biri olduğu apaçık ortada. Ama bizim bu garabet C Ligi'nden kurtulmamız şart. Tabii asıl önemli olan futbol seviyemizi üst klasmana taşıyabilmek. Vah berim milli takımım!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Etiketler :
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor