Ezdi, geçti!
Fenerbahçe böyle savaşsın, böyle mücadele etsin, inanın yenemeyeceği takım yok.
Şampiyonluk yarışındaki iki takımın hangisinin daha çok şampiyonluğu hak ettiğini gösteren bir karşılaşma oldu.
Bir tarafta spor medyasının yere göğe sığdıramadığı Başakşehir diğer yanda yerin dibine sokulan Fenerbahçe...
Aslında Kadıköy ve deplasman performansı göz önüne alındığında Fenerbahçe'nin eleştirilmesi çok normal.
Zira şampiyonluk hedefleyen takımın içerde dışarda oyununu kabul ettirmesi gerekiyor. Sezon başından bu yana Ersun Yanal'ı çok eleştirdim.
***
Şimdi hakkını verme zamanı...Dersini çok iyi çalışmıştı. Önce Tolga'yla başlayarak Visca'yı etkisiz hale getirdi.
Sonra yaptığı değişiklerle Başakşehir takımının fişini çekti.
Dakikası dakikasına düşünülmüş, hesaplanmış bir taktikle...
Başakşehir 1 dakika dahi nefes alamadı nefes!
Gelelim yine çok eleştirdiğimiz Max Kruse'ye...
Böyle oyna, mücadele et canımı ye güzel kardeşim.
Zaten senden beklenen bundan başkası değildi.
Biz dün gece BundesLiga'da ki Kruse'yi izledik. Skor yapması gereken oyuncular ağırlıklarını koyduğunda hemen fark ediliyor.
***
Kaleci Altay'dan en önde oynayan Vedat'a kadar herkes inanılmaz mücadele etti.
Bu şampiyonluğu hak eden bir takımın ayak sesleridir. Sanki sol bek varmışçasına, sanki stoper oynuyormuşçasına... Ve sanki limit arttırımı kabul edilmişçesine!
Önümüzdeki 3 hafta kayıpsız atlatılırsa bu yolun sonu şampiyonluk olur. Deplasmanda bu futbol oynanabildiği gün bazı şeyleri daha net konuşabiliriz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.