Hedefe odaklı

Lens eksik, Topal eksik... Eksik meksik anlamam kardeşim, maçın adı Galatasaray! Neredeyse bütün Fenerbahçeli futbolcular bu bilinçle sahadaydı dün gece...
Dick Advocaat'ın da dersini çok iyi çalıştığını söyleyelim.
Galatasaray takımının iki önemli ismi Sneijder ve Bruma'nın adım atmasına, tehlikeli olmasına maç boyunca müsaade ettirmedi. Özellikle Bruma topu ayağına her aldığında iki Fenerbahçeli çevresindeydi. Kötü oynayan kimse yoktu desek yeridir sarı lacivertlilerde... Kadıköy'de oynanan her derbi öncesi, "Bu sene o sene" edebiyatı yapan Galatasaray camiası için nedense o sene hiç gelmiyor! Takımını topla fazla değil efektif oynatan Advocaat hedefe odaklı bir taktik belirlemişti.
Bu sebeple ciddi gol pozisyonlarına giren taraf hep Fenerbahçe oldu.
Geldiğinden beri idmanlara çıkmıyor, fazla sakatlık yaşıyor diye çok eleştirilen Van Persie attığı gollerle, "Büyük maçların büyük oyuncusu" olduğunu gösterdi. Attığı ilk golü bizim ligimizde atabilecek çok az oyuncu var.
Sahada olan oyuncuların isimlerinden değil hırslarının daha önemli olduğunu bir kez daha gördük.
Kimse kusura bakmasın ama Riekerink, Galatasaray'a yakışan bir teknik direktör değil. Camianın ağırlığını taşıyabilecek kapasitede değil.
Galatasaray'a hiç pozisyon vermeden hak ederek kazanan Fenerbahçe'yi kutluyorum.