Büyük topçu

İsmail Kartal, otobüs saldırısı sebebiyle verilen arada oluşan maç eksiğini tamamlatabilmek adına as oyuncularını da sahaya sürdü. Bu kadar kafa karışıklığının ve ekonomik sıkıntıların ardından takımı tekrar toparlayan ve psikolojilerini düzelten İsmail Kartal'ı kutlamak gerek. "Görünmeyen" yaptıkları her babayiğidin harcı değil.
Birbirleriyle oynamaya alışık olmayan geri dörtlünün uyumsuzlukları rakibe gereksiz pozisyonlar verdiyse de, hücum aksiyonları daha iyi olan F.Bahçe maçı rahat bir şekilde kazanmasını bildi. Özellikle Kuyt'a ayrı bir parantez açmak gerekir. Biz ne yabancı futbolcular gördük. Kupa maçlarında oynamak istemeyen, takımdan ayrılacağı için kendini zorlamayan, sakatlıktan korkan… Ama Kuyt'a bakıyorum; dün gece sanki şampiyonluk maçını oynuyor. Yine tekmeye kafasını sokuyor, bütün enerjisini sahaya akıtıyor. Böylesine mükemmel bir profesyonelliğe pek sık rastlayamıyoruz.
Fenerbahçe'den kazandığı her kuruş para helal-i hoş olsun.
Gençler, Kuyt'ı örnek alsın
Bir de Emenike'ye bakın. Dün sahaya çıktığında taraftarların bir bölümü alkışlarken, diğer kısmı yuhalıyordu. Formayı çıkarmasını ve yaptığı saçmalıkları Fenerbahçe taraftarı kolay kolay unutmayacak. "Nasıl büyük oyuncu olunur?" sorusunun cevabını arayan genç futbolcular Kuyt'a baksın, onu örnek alsın.
Maçın hakemi Mustafa İlker Coşkun henüz ilk dakikalarda verdiği penaltı ve kırmızı kart kararıyla maçı bitirdi aslında… Verdiği karar çok ağırdı. Sonra "Fenerbahçe çok penaltı alıyor" diye eleştiri yapıyor. Sanki penaltıyı, kırmızı kartı Fenerbahçe Başkanı veriyor!