Kan akıtma zamanı!

Kanarya'nın sanki içi geçmiş!
Topa basan, koşan, sorumluluk alan kimse yok! Takımın pas yüzdesinin ve koşu mesafesinin nasıl bu kadar düştüğünü anlayamıyorum. İlk yarıyı Arsenal kalecisini görmeden geçirdik. Ersun Yanal madem oyunu bu kadar kendi sahasında oynayan bir taktikle sahaya çıkacaktı Emenike ilk 11'de olmalıydı.
Ona atılacak uzun paslarla belki pozisyon bulunabilirdi.
F.Bahçe, rakibin ismi ne kadar büyük olursa olsun kendi evinde bu kadar aciz oynayamaz.
Akın akın gelen Arsenal'e karşı tek ayakta kalan Yobo'ydu.
Ama gelin görün ki ikinci yarının ortalarında o da oyundan düştü. Arsenal sağdan soldan saldırıyor, sarı-lacivertli futbolcular ceza sahasının önünde kümelenmiş, seyrediyor!
Bu kadar ruhsuzluk olmaz!
Dönen topların hepsini Arsenal'li oyuncular kapıyor. Yani pozisyonun" pozisyonuna" giriyor!
Forvetle defansın arasındaki istasyonlar Emre ve Meireles belki de kariyerlerinin en kötü futbolunu oynadı. Ne rakibi karşıladılar ne de pas yapıp takımı rahatlatabildiler.

'Düzgün bir ayak' şart
Fenerbahçe'nin orta sahada "düzgün bir ayağa" ihtiyacı var. Pas yapacak, adam eksiltecek düzgün bir ayak… Takımın bir oyun karakteri yok. Bazı oyuncuların nedense "canı oynamak istemiyor!"
Yanal'a tavsiyem şudur: Artık bir kan akıtma zamanı geldi.
F.Bahçeliliğin, çubuklu formanın ne olduğunu anlamayanların kapı dışarı edilme vakti!
Eğer bunu yapmazsa yakında kendisi gider. Dün gece tek güzel şey F.Bahçe taraftarıydı.
Eleştirdiler, zaman zaman oyuncuları yuhaladılar. Ne yaptılarsa haklılar. Destekliyorum.