Vay haline!
Fenerbahçe geçen sezon biterken uzun süre gol yememişti. Gol atamıyor ama kalesinde çok fazla gol görmüyordu. Şimdi ise yine atamıyor ama çok yiyor! Kimse bana, "Hazırlık maçları ölçü değildir. Takım yorgun" demesin. Rakip de kamp yapıyor, onların da oyuncuları yorgun… Sahada biraz Stoch biraz da Cristian dışında kazanmayı isteyen kimse yok. Bir maçta savunma dörtlüsünün hepsi kötü oynar mı? İlk yarıda sahaya çıkan takım sadece Selçuk- Emre ve kaleci değişikliğiyle, Young Boys karşısında görev yapacak isimlerden oluşuyor. Çünkü Caner cezası dolayısıyla, Lugano da 'keyfinden' ön eleme maçında oynayamayacak. Bu defansla Avrupa hayal olur! Aykut hocayla geçtiğimiz gün sohbet ettik. Ciddi rakiplerle oynamanın, eksileri artıları görmek açısından önemli olduğunu söyledi. Bu takımın artısı yok, eksisi çok Aykut hoca!
Umudumu yitiriyorum
Santos göbeklenmiş koşamıyor, yeni transfer İlhan, Bank Asya 1. Ligi'de bile zor forma bulur. Şunu kesinlikle unutmayın, bir takım, maçın adı hazırlık olsa bile kazanmak ister. Ama F.Bahçe'nin şu sıralar kimseyi yenecek gücü yok. Köln'lü futbolcular, karşılaşma boyunca oyunu forse eden taraftı. F.Bahçe'nin orta sahada pas yapmasına, pres uygulayıp izin vermediler. Kanatları da kapayınca sarı-lacivertli takımı iyice kilitlediler. Kaleci Volkan Babacan kaleye gelen her topu içeri aldı. Büyük Volkan'ın sakatlanması ya da cezalı olması durumunda vay F.Bahçe'nin haline… Aykut Kocaman'ı dikkatle izledim. Büyük stres ve sıkıntı içinde olduğunu görmek için psikolog olmaya gerek yok! Gerekli transferler bir an önce yapılmazsa Aykut hocanın işi çok zor. Sarı-lacivertliler, 2. hazırlık maçını da kaybetti. Ben de maçları izledikçe umudumu kaybediyorum. Herkes tıpkı geçen sezon olduğu gibi sıkıntılı maçlar izlemeye hazır olsun!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.