Sessizlik
4 ön liberosunun 2'sini kanada, 2'sini de gerçek yerine koymuştu Yanal. Çekinerek ve temposuz oynadıkları ilk 10 dakikada 2 takım da savunma arkasına atılan topları denedi. Bireysel zorlayanlar Babel ve Kruse idi.
Dakikalar ilerledikçe topla oynama becerisi daha yüksek oyunculardan kurulu Fenerbahçe hem topla oynamada, hem de rakip kaleye gitmede üstünlüğü aldı.
G.Saray'ın ilk tehlikeli şutu 22'de Lemina ile geliyordu. Oyunda sürpriz adam olan Lemina'nın 2. pozisyonu da bulan adam olmasında, Vedat'a baskısı ile kazandığı top başrol oynuyordu. 20'den sonra topla daha çok oynayan G.Saray'ın sürpriz adamla gol arama çabasına Nagatomo da dahil oluyordu. Falcao ve Vedat topla eşit buluşuyor ama Vedat'ınkiler ceza alanında daha çok olduğu için diğer sürpriz golcü adayı Tolga'ya bile pozisyon yarattırıyordu.
Bu kadro ile kanattan gidemeyen F.Bahçe ile, 3 temel taşı Belhanda, Feghouli, Babel'in kötü oynadığı G.Saray, temposuz ilk yarıda gol bulamıyordu.
İsla-Deniz ile kanada destekle başladı ikinci yarıya Yanal.
Deniz takımın şut ayağı oldu.
Oyunda tempo arttı. Sakatlanan Lemina-Ömer ile değişti. Feghouli etkisizdi, Emre girdi. 72 dakika olduğunda 2 takım sadece 12 orta yapmış ve yalnız 1'i isabetli olmuştu.
Her 100 ortanın sadece 1.4'ünün gole döndüğü bu ligde 2 teknik adam da orta istemiyordu.
Garantili oynama düşüncesi son 20 dakikada da hortladı, tempo yine düştü.
Fizik gücü daha iyi olan F.Bahçe, daha çok ne yaptığını bilen daha iyi olandı bütün oyunda.
Falcao'ya top götüremeyen G.Saray bu sorunu hiç çözemedi.
Ama öyle bir oyundu ki, koçlara 65. dakikada "Beraberlik kabul mü?" deseler kabul eder, kaybetmemek için hemen bitirir eve giderlerdi.
Sonuç; Gördüğüm en kötü G.Saray-F.Bahçe derbilerinden birinde korku kazandı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.