Sağol kardeş
- Dr. Gürkan Kubilay Yazıları
- 12 Kasım 2016, 23:13:54
Arada bir tane de Topal'ın direkten dönen, duran top organizasyonu vardı. Ancak tümü bireysel hamlelerdi, takım olabilmemiz için 35 dakika geçti ve o dakikadan sonra kenar ortalarına vurabildiğimiz, biraz daha organize ataklar geliştirebildiğimiz ataklar yapabildik.Volkan ve Burak, kenar ortalarında pozisyona girenlerdi.
Oğuzhan sahada hiç yoktu. Arda çok top kaybı yapıyordu, orta alanımızdan kolay geliyorlardı ve onlardan birinde direğimiz, ilk yarıyı kabusla bitirmemizi engelledi.
YUNUS GİRDİ OYUN DEĞİŞTİ
Oğuzhan-Yunus değişikliği, ikinci yarıda bizi öne taşımaya başladı. Kombinasyon gerektiren aktivasyonlarımız arttı. Nitekim, önce Yunus, Burak verkaçı ile ilk golü bulduk, sonra da Arda'nın savunma arkasına kaçırdığı Burak'ın topunu Volkan'ın tamamlaması ile ikinci golü. İlk yarı duran Burak'ı hareketlendiren şey, sağında ve solunda rakip ceza alanında kalabalıklaşmamızı sağlayan hücum adamlarının varlığı idi.
Ancak golden sonra özgüvenimiz artacağına, güçsüz rakip karşısında geri çekilmeye başladık. Bir 10 dakika geldi Kosova.
Sonra oyunu rölantiye getirdik. Oyunun yüzde 70'i orta alanda oynanmaya başladı.
Bu skor yeterliydi çünkü.
Sonuç; Milli takımımızın, kardeş Kosova'yı yenmesi kadar doğal bir sonuç yok.
Teşekkürler kardeş Kosova.
Ancak, takım uyumu ve birlikte hücum planlama konusunda, zaten Türk futbolunda var olan eksikliği, sık değişen onbirler ile daha da fazla hissediyoruz.