Mutlu eden F.Bahçe

4-3-3'lü düzenle ve pres yaparak başladı Fenerbahçe... Daha İsviçre'liler ne olduğunu anlamadan, Salih Uçan'ın zorlaması ve şansı, kalecinin de hatası ile birleşince Aatif atıverdi.
Gol F.Bahçe'yi yavaşlattı ama yine de Wiel'in ortasına Fernandao fileleri havalandırsa iş orada bitecekti.
Sonra pas hataları başladı, tempo düştü, pres azaldı, rakibin oynamasına izin veridi. Buna rağmen kapasitesi sınırlı rakibin 17'deki cılız şutu dışında tehlikesi olmadı.
25'ten sonra tekrar vites yükseltti Fenerbahçe. Öyle ki 7 dakika içinde 4 pozisyona girdi.
Presle kaptı girdi, duran toptan Roman ile girdi, savunma arkasına pasta Emenike ile girdi, kenar ortasına Topal'ın kafası ile girdi. Yani her hücum varyasyonunu kullandı.
Rakip yoruldukça da coştu ve oyun üstünlüğünü kabul ettirdi.

OYUNCU KOÇUNA GÜVENİYOR
Aatif ve Salih ince işleri yapandı, Ozan çok çalışan. Topal sürpriz çıkışlar yapan, Emenike kanadı yine yadırgayandı. Yine de 42'de driplingle ikinci pozisyonunu buluyordu.
İlk yarı bittiğinde gol dışında 5 sıkı gol pozisyonunu harcamış bir Fenerbahçe vardı sahada.
Rakip 2 sıklet hafifti. İkinci yarıda da F.Bahçe tempoyu istediği gibi ayarladı. Salih giderek yıldızlaştı.
Advocaat, pozisyonları kaçıran Fernandao'ya kement attı ama RvP'yi kanada, Emenike'yi santrfora aldı. Deniyor ve oyuncuyu da mutlu edecek düzeni arıyordu bir yandan.
Aatif'in yerine giren Stoch, Salih'in süper pasında, en çok sevdiği işi yaptı ve attı. Son dakikada ise posta pulu taklidi yapıyordu.
Gizli kahraman Hasan Ali idi.
Oyuncu koçuna güveniyordu, henüz fizik gücü yeterli değildi takımın belki ama seyircisine, rakip kendi klasında olmasa da, bu kez umut ve mutluluk veriyordu.
F.Bahçe orada da yener ve tur atlar.