Kafana vurursun
İsmail Kartal'ın felsefesi belli, oyunu 2. Bölgede kalabalık olarak tut,çok pas yap, rakibin arkasına ve arasına pas at. Peki, pası atacak adam kim? Diego. Diego'nun bırak pas atmayı, ''pas atma girişimi'' bile olmadı ilk yarı. Sürekli düşmeye hazır bir adam dışında bir şey de göremedim.
Diyelim, Diego o araya, arkaya pası attı. Ona koşacak adam kim. Emenike ve Sow. Emenike, bırak koşmayı, önce ayağına gelen topu, 10 metre önüne düşürmeden stoplamayı öğrenmeli diye düşündüm ilk yarı.
O zaman gol şansın neye kalıyor, Kuyt'ın sürpriz kaçışları ile duran toplara. Kuyt 1-2 kez denedi olmadı.
Duran top şansını ise korner dışında, tehlikeli bölgelerde faul yapmadığı için vermedi Gençlerbirliği.
BU FORVETLE ÇOK ZOR!
Mesut Bakkal'ın oyuncuları, sahada hızlı ve yer değiştiren yapıda oynayınca, zaten hızlı oynama konusunda sıkıntısı olan Fenerbahçe, cılız pozisyon dışında pozisyon da bulamadı. Daha net şansları Volkan'ın da başarısı ile kaçıran G.Birliği'nde Petroviç, bu takımın bazukacısı idi ve şahane bir gol attı. İkinci yarı Diego 60'ta Alper ile değişince biraz hareketlendi takım. 70 sonrası pozisyonlar buldu ve Mehmet Topal golü attı. O dakikadan sonra, Emenike ve de Sow'un yerine giren Webo ile canlandı da ama G.Birliği kontratakları ile ciddi tehlike de yaşadı.
Galatasaray ve Beşiktaş'ın ortalama 3 pasla gittiği rakip kaleye, 6 pasla zor gitmenin ve G.Birliği'nin başarılı oyununun etkisi çoktu.
Kabir'in golünde aslında o ana kadar iyi oynayan Volkan'ın hatası vardı.
Sonuç: Son dakikalar hariç, gol pozisyonlarında sadece 2 bekin ve Mehmet Topal'ın ismi varsa, Emre kaçak güreşiyorsa, bu forvetle şampiyonluk yarışında çok zorlanırsın, kafana vurursun.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.