Yana, dikine
Fenerbahçe'yi madde madde anlatalım:
1-Takım,''önde basmaya niyetlenme'' ve "mücadele etme''anlamnda iyi niyetli,yapmaya çalışıyor. Ama başka da iyi özelliği yok.
2-Gol pozisyonuna çabuk giren takımları incelediğimde "dikine oynama, araya pas atma, adam eksiltme ve savunma arkasına kaçma'' dörtlüsünün iyi işlediğini görüyorum.F.Bahçe'de bu özelliklere not versek, 10 üzerinden bırakın geçmeyi, 3 alacak en az 8 oyuncu var.
3-Geçen yılın "yırtan adamı'' Sow'dan eser yok. Eli belinde dolaşıyor.
Hele de maçın başına golü kaçırınca, klasik ruh haline dönüyor, hemen demoralize oluyor.
4-Kuyt'ın ofansif oyuna katkısı yok.
Defansif yardımı da eskisi kadar yapmadığı için Gökhan hücuma etkili çıkamıyor, sağ kanat atağı yapamayan bir F.Bahçe ortaya çıkıyor.
5-Takımda "hızlı gelen rakibe karşı doğru pozisyon alabilme becerisi olan''tek oyuncu Topal da olmayınca, Eskişehir gibi hızlı gelen takımlara önlem de alınamıyor.
6-Avrupa'nın bile "kesme ortaları en iyi yapan''adamlarından biri olan Caner bile artık defansın göbeğine orta yapıyor.
7-Emre ve Alper, dikine oynamaya çalışan 2 adam ama Emre, sinirinden takıma da zarar veriyor, dün ilk yarıda net atılabileceği 2 pozisyon yaşadı.
8-Emenike, kanada atılınca tadı kaçıyor. Orada oynamayı istemiyor.
9-Buna karşın, çok dengeli ve süratli onayan Eskişehir ilk yarıyı farkı kaçırarak galip bitiriyor.
10-Topal-Raul değişikliği Fener'i savunmada toparladı. Ama yine hücuma giremiyordu.Webo'nun girişi doğru, Emenike'nin çıkışı yanlıştı.
11-Webo ile takım 4-4-2'ye döndü.
Hücumda duran toplarda etkili olmaya başladı. Gol de böyle geldi. Eskişehir geriye yaslandı.
12-Emre'nin atılması ile savunması eksik kalan Fener aslında tempoyu arttırdığı dakikalarda golü yiyiverdi.
13-90+larda gelen penaltı ise penaltı değildi. Yine de Fenerbahçe'ye 1 puanı kurtarttı.
Sonuç; çok pası yana ve geriye yaptıkça, yavaş oynadıkça dikine gidemedikçe F.Bahçe her maç zorlanacaktır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.