'Fatih savarlar' nerede şimdi?
- Dr. Gürkan Kubilay Yazıları
- 02 Ağustos 2011, 00:38:25
Öylesine balık hafızalıyız ki... Fatih hocanın bir önceki gidişinde ona neler söylendiğini hemen unuttuk.
Kariyeri başarıyla dolu hocayı nasıl çarmıha gerdiklerini... Futbolcu seçmesini bile bilmediğini...
Takımı sadece zarara uğrattığını... İşi anlamaza kadar getirdiklerini...
Oysa ya şimdi...
Sihirli değneği verdi hocanın eline, aynı çevreler... Birden büyük hoca oldu yeniden Terim...
Yeniden karizmasına kavuştu onlara göre...
Onlar kim mi? Fatihsavarlar... Hocanın aslında laf edemeyecekleri kariyerini sorgulayanlar...
Hoca mutlaka bunları biliyor... İyi gün şakşakçısı olduklarını... Anlık duruma göre vaziyet aldıklarını...
Kötü gününde yine kılıçlarını çekeceklerini... Bu nedenle yaradanın futbol konusunda ona verdiği yetenekleri, "baba" tavrını da koyarak mükemmel kullanıyor şimdi.
Ben bu sene G.Saray maçlarının bana çok keyif vereceğini biliyorum... Elimden geldiğince Telekom Arena'da Terim'in G.Saray'ını canlı izleyeceğim bu nedenle...
Geçmişte, milli takımın başında iken çok şey paylaşmıştık hoca ile... İnsan, baba, dost, vefa taraflarını çok iyi bilen biri olarak... Başarılar hoca...
FENERLİLER ADALETE GÜVENMELİ
Pazar günü yazdığım "Fener bu rakamlara da mı şike ile ulaştı?" yazıma çoğu olumlu birçok tepki geldi.
Sanırım bugüne kadar yazdıklarımın içinde en çok okunan yazım da bu oldu... Olumlular bana kalsın... Olumsuzları anlatayım...
Soru: "Şike eğer varsa cezasız mı kalsın?" Hayatı sadece futbolun teknik yönlerini analiz etmekle geçmiş ve ülkeye "futbolda istatistiği sokmuş bir adam olarak" bunu savunmam mümkün mü? En ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Soru: "Fener geçmişte üstünse bunun konu ile ne alakası var? " Yazıda anlatmaya çalıştığım; kişilerin cezalandırılması, kurumların ise değerlerine saldırılmamasıdır.
Konunun asıl muhatabı da, medyanın içindeki bazı fırsat düşkünleridir. Sonuç: Fenerbahçe taraftarı birçok dedikodunun tersine, siyasete de adalete de güvenmelidir. Ben kendi adıma güveniyorum. Yüce markanın, Fenerbahçe'nin marka değerini asla kaybetmeyeceği, hata yapan kişilerin, eğer yapmışsa, hatasının bedelini ödeyeceği bir dönem başlıyor. Son derece saf ve temiz duygularla takımını desteklerken, eğer yapılmışsa yanlışın yanında olmak gibi bir görüntüye düşmemek adına bu önemlidir.
Kariyeri başarıyla dolu hocayı nasıl çarmıha gerdiklerini... Futbolcu seçmesini bile bilmediğini...
Takımı sadece zarara uğrattığını... İşi anlamaza kadar getirdiklerini...
Oysa ya şimdi...
Sihirli değneği verdi hocanın eline, aynı çevreler... Birden büyük hoca oldu yeniden Terim...
Yeniden karizmasına kavuştu onlara göre...
Onlar kim mi? Fatihsavarlar... Hocanın aslında laf edemeyecekleri kariyerini sorgulayanlar...
Hoca mutlaka bunları biliyor... İyi gün şakşakçısı olduklarını... Anlık duruma göre vaziyet aldıklarını...
Kötü gününde yine kılıçlarını çekeceklerini... Bu nedenle yaradanın futbol konusunda ona verdiği yetenekleri, "baba" tavrını da koyarak mükemmel kullanıyor şimdi.
Ben bu sene G.Saray maçlarının bana çok keyif vereceğini biliyorum... Elimden geldiğince Telekom Arena'da Terim'in G.Saray'ını canlı izleyeceğim bu nedenle...
Geçmişte, milli takımın başında iken çok şey paylaşmıştık hoca ile... İnsan, baba, dost, vefa taraflarını çok iyi bilen biri olarak... Başarılar hoca...
FENERLİLER ADALETE GÜVENMELİ
Pazar günü yazdığım "Fener bu rakamlara da mı şike ile ulaştı?" yazıma çoğu olumlu birçok tepki geldi.
Sanırım bugüne kadar yazdıklarımın içinde en çok okunan yazım da bu oldu... Olumlular bana kalsın... Olumsuzları anlatayım...
Soru: "Şike eğer varsa cezasız mı kalsın?" Hayatı sadece futbolun teknik yönlerini analiz etmekle geçmiş ve ülkeye "futbolda istatistiği sokmuş bir adam olarak" bunu savunmam mümkün mü? En ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Soru: "Fener geçmişte üstünse bunun konu ile ne alakası var? " Yazıda anlatmaya çalıştığım; kişilerin cezalandırılması, kurumların ise değerlerine saldırılmamasıdır.
Konunun asıl muhatabı da, medyanın içindeki bazı fırsat düşkünleridir. Sonuç: Fenerbahçe taraftarı birçok dedikodunun tersine, siyasete de adalete de güvenmelidir. Ben kendi adıma güveniyorum. Yüce markanın, Fenerbahçe'nin marka değerini asla kaybetmeyeceği, hata yapan kişilerin, eğer yapmışsa, hatasının bedelini ödeyeceği bir dönem başlıyor. Son derece saf ve temiz duygularla takımını desteklerken, eğer yapılmışsa yanlışın yanında olmak gibi bir görüntüye düşmemek adına bu önemlidir.