Aykut Kocaman'ı hemen göndermeli!

17 Nisan Pazar günü saat 15.00 civarı... Telefonum çalıyor, Aykut hoca arıyor. Bir gece önce, Gaziantep maçı sonrası bir konu hakkında konuşmak için aramış ama ulaşamamıştım. Bu nedenle her zamanki nezaketi ile geri dönüş yapıyor.
Ne konuştuğumuz kesinlikle aramızda. Ben, medyanın büyükçe bir kısmının yaptığı gibi, ''Hoca bana şunu söyledi, bunu dedi'' diyenlerden değilim. Karşılıklı güven ve saygı ortamında hoca ile görüş alışverişinde bulunuyoruz.
Çok ilginç şeyler konuşuyoruz.
Ama size anlatmak istediğim bu konu değil.
Anlatmak istediğim asıl şey, hocanın beni nereden aradığı.
Hoca, pazar günü herkes evinde dinlenir ya da brunch yaparken, beni Samandıra Tesisleri'nden arıyor. İşinin başından yani!

Şampiyon olmasa da inanın
Bu kadar ağır geçen bir G.Antep maçından, daha nerede ise ancak 12 saat geçmişken hoca yine işinin başında. Hem de ne yapıyor biliyor musunuz? Akşamki Gaziantep maçının analizini!
Yanlış okumadınız, hoca Gaziantepspor maçında neler olduğunu, video analiz yöntemi ile tek tek cımbız ile araştırıyor, buluyor.
İşte, Aykut Kocaman'ın arkasında en kötü günlerinde bile durmamın nedeni bu.
Hoca işine bu kadar aşık, bu kadar disiplinli ve bu kadar çalışkan biri. Herkesin sırtını döndüğü, inanmadığı bir dönemde, ligin ilk yarısı biterken, Aykut hoca için, "Kocaman'a inanın'' yazı dizisi başlatmış ve bu başlıkla 4 yazı yazmıştım. Yazıların sonuna da hep aynı cümleyi eklemiştim: ''Kocaman'a inanın Fenerliler, takım şampiyon olamasa bile inanın.''

Oyuna gelecek var mıdır?
O günlerde, onun iyi bir teknik adam olmadığını söyleyenler bugün methiyeler düzüyor.
Olsun, geç de olsa gerçeği görmeleri güzel. Ama, Fener'in başarısını istemeyenler, şampiyon olunmaması halinde onun kellesini isteyeceklerdir. ''Gönderin onu'' diyeceklerdir.
Bu 'gönderinciler' varya!
İşte asıl onlar, bu teknik adamla Fener'in geleceğinin parlak olmasından korkanlardır. Bunların oyununa gelecek var mıdır Fener'de?
Sanmam ama uyarmayı da ihmal etmem. Bu arada, Aykut hoca ile ne bir menfaat ilişkim vardır ne de iş ilişkim. Hayatı sabahtan gece yarılarına kadar muayenehanesinde geçen ve tüm kazancı mesleğinden olan ve yalnızca hobi olarak futbol ile ilgilenen bir hekim olarak sadece ''adam gibi adam'' olan spor insanlarına desteğimdendir bu yazı .
İşi gücü, yalakalık ve komple teorileri olup, bu yazı sonrası salya ve sümükleri ile saldırmak isteyecekler tarafından böyle biline...