Fredy'nin kabusu
Aynı anda 11'i birden bir daha asla bir arada olmayacak bir kadro idi Fener'inki. Deniz ve Selçuk'lu çift ön libero, "oynayanından'' değil de "oynatmayanından'' olunca hücuma zor çıkarlar diye düşündüm. Gerçi sadece hücumu düşünüp savunmayı unutan Bursa'ya karşı, iki Gökhan'dan 3 pozisyonu 12 dakikada bularak orta saha da organize olamasa da, rakip hatalarından pozisyon bulacağını gösteriyordu Fener. Ama Sercan'ı kalabalık Fener savunma arasında harcamak yerine, iki kule ile yüksek toplarda etkili olmayı hedefleyen Sağlam'ın düşüncesine Vederson'un ağırlığı ile yaptığı katkı, İglesias'a golü attırınca Bursa topla daha da fazla oynamaya başlıyordu.. Fener'in çok farklı adamlarla oynamasının başka bir sonucu da 23 dakikada yaptığı 8 faul idi. Bu normalin iki katı idi. Yüksek adamları etkili Bursa'ya karşı bu verilecek duran toplar açısından bir riskti.
İspanyol uyandırdı!
Hücumda Santos'un kaptırdığı topun dönüşünün penaltı olması manidardı. Pas yapamayan takım "Alex ve Emre'' diye bas bas bağırıyordu. Sinirli Bilica-Emre değişikliği doğru idi. 50 dakikada kaçan 4 gol Fener'i sıkıntıya sokuyor, İbrahim süper oynuyordu. Bursa kontrollü oynamaya başlayınca baskılı gözüküyordu Fener. Ama bu kontra yemek demekti ve bir kontrada Turgay 3.'yü atıyor, acil durum silahı Alex oyuna giriyor, karşı hamle ile de Sercan silahı da Bursa'dan devreye giriyordu. İşin doğrusu Ertuğrul hoca, yanlış kadro ile çıkan Daum'u alt etme şansını yakalamışken bitime 10 saniye kala dönen topu vererek yediği golle yıkılıyordu. Sonuçta Fenerbahçe, Bursa'da Güiza ile kabustan uyandı ce yarı finale kaldı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.