Tam isabet!

Barış Dinçarslan, Çağdaş Sevinç, Barış Ertül, Efe Uysal, Ali Erim, İsmail Öztürk, Hüseyin Özkök, Fehmi Özgüler, Galip Öztürk, İsmet Badem, Murat Koç, İsmet Tahtalı, Erdem Kuzu, Çağdaş Doğan, Öyküm Kanbir, Bricci... Kim bu isimler, tanıyor musunuz? Birçoğunuz bu isimleri tanıyorsunuz tanımasına da yine de söyleyelim; Türkiye'nin gönül dostları, iddaacılar. Kazandırdıkları kuponlarla iddaa severlerin çok güvendikleri, kuponu ellerine aldıklarında hemen yanı başlarında görüverdikleri, buluverdikleri isimler, otoriteler. Her hafta en az 800 maçı, branşı karşılaştırmalı olarak inceliyor, irdeliyor ve tüm detaylarıyla önünüze taşıyorlar. Bildikleri kadar bilmedikleri kuponlar da var. Zaten hep onların dediği maçlar çıksa ne dedikodular çıkarılır, şaibeler üretilir. Yapılan şey, kantardaki güç dengelerine göre, oranlarına endeksli olarak tahminde bulunmak. Yani objektif kriterlerle doğruya yakını tahmin etmek, bilmek. Bu yıl iddaa'nın portföyü bir hayli genişledi. Futbolun yanına birçok amatör branşta dahil edildi. "Bu konu nereden çıktı, niye yazdınız?" diyenler çıkabilir. Söyleyeyim; Ankara'da taksiye bindim, şoför "Fotomaç'ın İddaalıyız ekine bakmadan kupon yapmam" deyince hem bu arkadaşlarımı tanıtmak, hem de okur adına onlara tercüman olmak istedim. Hep diyorsunuz ya, "Kazanmak için Fotomaç İddaalıyız yeter!" Doğru söze ne denir; iddaacıyız, iddaalıyız!