Bize ne lazım?

E yalan söyleyeyim; suni çim üzerinde oynanacak Tromsö maçının başlama vuruşundan hemen sonra Arnavutluk'tan Trabzonspor'un gol haberi gelince, daha bir keyifli izlemeye başladık mücadeleyi..
Dentinho ile başlayan, Fernandes'le gelişen, Almeida ile sonuçlanan pozisyon sonrası gelen gol, keyfimizi ikiye katladı.. Portekizli forvet, birkaç pozisyonda zamanlama hatası yapmasa, skor daha ilk yarıda 3-0 bile olabilirdi.
Her zaman olduğu gibi evdeki hesap, çarşıya uymadı!
İlk olarak 'içimizdeki' değil 'dışımızdaki' İrlandalı ortaya çıktı.. İrlandalı hakem Alan Kelly, 48'inci dakikada Ciss ile Ersan Gülüm'ün ikili mücadelesi sonrası öyle bir 'penaltı' kararı verdi ki, Tromsö'lü futbolcuların bile şaşkınlıkları gözlerinden okunuyordu.
İkinci yarının hemen başında skora denge gelince, Norveç temsilcisi de gaza geldi..
Kalabalık bir şekilde kalemize doğru gelmeye başlayan Tromsö'lü futbolcular, şiddetini artıran ve alışkın oldukları sağanak yağmurla birlikte oyunun da hakimiyetini ellerine aldılar.
İçimizdeki İrlandalı
İşte tam da bu sırada, tabir-i caizse 'içimizdeki' İrlandalı sahneye çıktı.. Yıllarca Sevilla'da forma giyen tecrübeli Escude, son adam olmasına rağmen öyle bir hata yaptı ki; kaptırdığı top ikinci Tromsö golü olarak filelerle buluştu.
Josh'un attığı gol, Norveç tribünlerini 'coştururken', bizim ise içimizi 'cozzz' diye yaktı resmen!
Bilic'in, Trabzonspor derbisinde yaptığı Almeida ve Gökhan Töre değişiklikleri Olimpiyat'ta 50 bin kişiye zafer şarkıları söyletirken; dün akşamki Gökhan Töre, Oğuzhan Özyakup ve Eneramo değişiklikleri ise Alfheim Stadı'ndaki skor tabelasını değiştirmeye yetmedi maalesef.
Şunu da anlamış olduk ki; 'suni' şeyler bize göre değil, bize 'gerçek' lazım.
Gerçeği görmek için de 29 Ağustos perşembe günü Olimpiyat Stadı'na gitmek lazım!